Dava konusu mallar tutanakla davalı tarafa teslim edilmiş olup TTK gereğince yasal süreler içerisinde davalının ayıp ihbarında bulunmadığı, davalının icra takibinin bir kısmına itirazda bulunduğu, ancak yasal süre içerisinde bir miktar ödeme yaptığı ve davalının fazla ödemesinin itiraz edilen kısımdan düşümünün yapıldığı, ayrıca takipten önce davalının temerrütü bulunmadığından işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle itirazın iptaline ilişkin davanın kısmen kabulü gererktiği-
Davacının, davalı tarafın yurt dışına göndereceği kutuların ambalajlanması işini el işçiliği ile yaptığı ve verilen işi yerine getirerek davalıya teslim ettiği, söz konusu ürünler yurt dışına satışı yapıldığından ayıbın bulunup bulunmadığı ve niteliğinin tespiti için hazır edilemediğinden ürünlerde ayıp olup olmadığının tespit edilemediği, davalının ayıp iddiasını ispatlayamadığı, davalının itirazının haksız olup, alacağın likit bulunduğu gerekçesiyle itirazın iptaline karar verilmesinin isabetli olduğu-
Davalı şirketin yüklenicisi olduğu işin yapımı sırasında, izinsiz olarak yer işgal ettiği ve buna istinaden takibe konu işgal harcının tahakkuk ettirildiği iddia ediliyorsa öncelikle işgal harcının hangi kriterlere göre belirlendiği ve Belediye Gelirleri Kanunu'nda belirtilen koşullara uygun olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerektiği-
Bilirkişi raporuna göre, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, fatura içeriği malların almadığını davalının ispat etmesi gerektiği, bu yöndeki iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Önceden kesinleşen davalarda davalının kiracı olduğu kabul edildiğinden ve Sulh Hukuk Mahkemesinin tespit kararı da bağlayıcı olduğundan husumet yokluğundan söz edilemeyeceği; kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın esasına girilmesi gerektiği-