Borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde borca itirazla yetindiğinden, itirazı ile ilgili bir sebep bildirmediğinden, İİK'nun 63.maddesi gereğince, itirazın kaldırılması duruşmasında senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini ileri sürebileceği-
Fon alacakları ile Bankalar Kanunu’ na göre hazine alacağı sayılan alacaklara ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresinin 20 yıl olduğu-
İİK'nun 269/d maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı kanunun 63. maddesi gereğince borçlu-kiracının icra dairesine bildirdiği itiraz sebepleriyle bağlı olup bunları icra mahkemesindeki 'itirazın kaldırılması duruşmasında' değiştirip genişletemeyeceği–
Bono niteliğindeki senede dayalı olarak alacaklı tarafından “kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu” yerine, “genel haciz yolu ile” takip yapılmış olması halinde de “bononun vade tarihinden itibaren 3 yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağına” dair olan kuralın uygulanacağı-
Tahrifat iddiası” nın “borca itiraz” niteliğinde olduğu ve genel haciz yoluyla takiplerde bu itirazın 7 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerekeceği-
Yetkili olmaları koşuluyla itirazda birden çok icra dairesinin yetkili olduğunun belirtilebileceği; bu durumda borçlu bir tercih yapmadığı için yetkili yerin seçilmesi hakkının alacaklıya geçeceği-
1136 s. Avukatlık Kanunun 164/son maddesi uyarınca “tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücretinin avukata ait olacağı” bu nedenle de “bu ücretin iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemeyeceği”-
Bir alacağın ilama bağlanmış olması halinde takas ve mahsuba konu olabileceği tartışmasız ise de, takas ve mahsup yapılabilmesi için ilamın kesinleşmiş olmasının zorunda olmadığı-