Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu, her ne kadar tüzel kişiliğe haiz değil ise de, 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 6/.... maddesi uyarınca, eldeki dava bakımından taraf ehliyetine sahip olduğu-
Muhdesatların üzerinde bulunduğu taşınmazlar hakkında ortaklığın giderilmesine dair dava görüldüğünden muhdesatın tespiti davası açılmasında hukuki yararın olduğu- Muhdesatın tespiti davası, eldeki davaya konu olmayan taşınmaz üzerindeki muhdesatlara ilişkin bulunduğundan eldeki dosya bakımından HMK. mad. 114/1-ı uyarınca derdestlikten bahsedilemeyeceği- 
Mahkemece, sonradan yapılan 2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin geçersiz olduğu kabul edilerek, kira sözleşmesinin 01.01.2010 tarihinden itibaren sona erdiğine ilişkin olarak verilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmediğinden, davalı lehine usulü kazanılmış hak oluşacağı- Kira sözleşmesi karşılıklı anlaşma veya bir mahkeme kararı ile iptal edilmediği sürece tarafları bağlayacağı ve geçerliliğini sürdüreceği, mahkemece (önceki) 01.01.2009 tarihli kira sözleşmesinin iptaline veya hükümsüzlüğüne karar verilmediğine göre, TBK. mad. 347 gereğince tahliye talebinin reddine ve kira alacağına ilişkin talebin de 01.01.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesi hükümlerine göre tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Davacı tarafından aynı maddi olaylara dayalı olarak davalının müdahalesinin önlenmesi ve tahliyesinin talep edildiği ve davalı tarafından da derdestlik itirazında bulunulduğundan, mahkemece bu talep konusunda inceleme yapılması gerektiği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin, eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türü olduğu- 6502 sayılı Kanun'da kanun koyucunun dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü ile tüketici mahkemesince, "asliye hukuk mahkemesi"nin görevli olduğu gözetilerek, HMK. mad. 114/1-c, 115/2 uyarınca davanın, mahkemenin görevine ilişkin dava şartı yokluğundan, usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Davacı kendisinden beklenen tüm çaba, özen ve önlemlere rağmen davalının sağ olup olmadığını tespit edememiş ise, ya da tespit edememe durumu bir yanılgıya dayanıyor ve bu durum açıkça dürüstlük kuralına aykırılık arz etmiyorsa, bu dava ilişkisinde davacının daha sonra da kendilerine karşı dava açılması muhtemel olan mirasçılara, yani gerçek taraflara karşı davaya devam etmesinin mümkün olduğu-
Tapu kayıt malikleri arasında yer alamayan davacının açtığı davaya konu taşınmaza ilişkin, derdest ortaklığın giderilmesi davası, kentsel dönüşüm uygulaması ya da kamulaştırma işlemi bulunmadığından, davacının muhdesatın tespitine ilişkin davasının hukuki yarar yokluğu sebebi ile reddi gerektiği-
Tüketici hakem heyeti kararının delil niteliğinde olduğu, delil niteliğinde olan bir hakem kurulu kararının iptalinin istenilmesinde hukuki yarar bulunmadığı-
Taraflar , davalı şirketin ortakları olup limited şirket hisse devrine ilişkin hükümler 6102 TTK ‘da düzenlendiğine göre aynı kanunun 4. maddesi uyarınca bu tür davalar ticari dava niteliğinde olup aynı Kanun’un 5. maddesi gereğince ticaret mahkemesi görevli olduğu-
Borçlar Kanununun 620 ve müteakip maddelerindeki hükümlere tabi bir adi ortaklığın tüzel kişilikleri olmadığından taraf ehliyeti olmadığı, ancak davalı borçlu olarak gösterilen ortaklar avukata ayrı ayrı vekâletname vererek davaya yanıt verip husumeti kabul etmişse davanın iş ortaklığını meydana getiren şirketlere karşı açıldığının kabul edilmesi gerektiği- HMK'nın 114/1-d maddesi uyarınca tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmalarının dava şartlarından olduğu, HMK'nın 115. maddesine göre mahkemenin, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı hükmü nazara alınarak temyiz aşamasında da dava şartlarının bulunup bulunmadığının re'sen gözetileceği-
Davalı borçluya karşı yedieminlik ücretinden kaynaklanan alacak davasının, "icra mahkemesi"nde değil, genel mahkemede görülmesi gerektiği-