Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan davada, davacının ticari şirket olmasına rağmen davalıların tacir olmadıkları arsa maliki gerçek şahıslar oldukları, ihtilafın ticari nitelikte olmadığı gerekçesiyle asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu; bu durumda, karar tarihinde yürürlükte olan HMK. mad.115/2 uyarınca mahkemenin dava şartı noksanlığından, davanın usulden reddine karar vermesi gerektiği-
Yetkili mahkemenin davanın açıldığı tarih itibariyle kısıtlanması istenilenin yerleşim yerine göre belirlenmesi gerektiği-
Davacı ve davalı şirketin bir inşaat yapmak üzere adi ortaklık kurduğu ve bu işi beraber yaptıkları anlaşıldığından, tacir olan davacı ile davalı şirketin ticari işletmesi ile ilgili sözleşmeden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Taraflar arasında ortaklığın giderilmesi davasının bulunmadığı, taşınmaz ve muhdesatın kamulaştırmaya konu olduğuna ilişkin herhangi bir iddia,savunma, bilge ve belge de olmadığı anlaşıldığından, davacıların muhdesatın tespiti davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı-
Haksız el atmalarının önlenmesi ve ecrimisil bedelinin tahsiline yönelik açıllan davada, davacı dava tarihinden sonra öldüğünden ve davada taraf ehliyetinin sona erdiğinden, mirasçılarının tespit edilerek davaya dahil edilmeleri suretiyle yargılamaya devam edilmesi gerektiği- Davacının kendi adına asaleten, diğer kıstılı davacı adına vesayeten açtığı davada, vesayet makamından kısıtlı adına dava açma yetkisi verildiğini gösteren izin belgesini ibraz etmediği görüldüğünden, husumete izin belgesini sunması için süre verilmesi gerektiği-
Sosyal Güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda -hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere- dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesinin zorunlu olduğu-
TBK 19 gereğince açılan tasarrufun iptali davasında, alacağın, tasarrufun yapıldığı tarihten önce var olup olmadığı, bir başka anlatımla davacının dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususunun, her iki tarafın ticari defter, kayıt ve konuya ilişkin sunulacak tüm belgeler üzerinde mali müşavir bilirkişiye inceleme yaptırılıp alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
İşyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemi-Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan belediyeler, kamu hizmeti sırasında verdikleri zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi olmayacağı, Kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanacağı- Bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekeceği- Adli yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle dava dilekçesinin yargı yolu caiz olmadığından usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kaza sonucu oluşan hasardan doğan zararın tazmini için aşılan itirazın iptaline ilişkin dava kira sözleşmesinden kaynaklandığından, görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu- Görev itirazı yapılmamış olsa bile, mahkemenin re'sen ve ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlaması gerektiği-
Davalı hakkında vasi tayinine ilişkin açılan davanın sonucu tazminat davasında davalının taraf ehliyetini etkileyeceğinden, bu davanın eldeki tazminat davası bakımından bekletici sorun olarak kabul edilmesi gerektiği-