Kiracının istihkak iddiasında bulunma hakkının olmadığı, kira hakkına dayalı istihkak iddiası geçerli olmadığından davacı alacaklının İİK'nin 99. maddesi hükümlerine göre istihkak davası açmakta hukuki yararının olmadığı, 6100 sayılı HMK'nin 114/ h ve 115/2 maddeleri uyarınca, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davasında "idari yargının görev alanına giren konularda ilamsız takip yoluna başvurulamayacağına" ilişkin düzenlemelerin dikkate alınması gerektiği-
Ana taşınmazda kat mülkiyeti kurulmuş olması nedeniyle su baskını sonucunda oluşan maddi hasardan kaynaklı davada Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu-
Bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkin uyuşmazlıkta tüketici mahkemelerinin görevli olduğu-
Taraflar arasında özel hukuk hükümleri uyarınca düzenlenmiş satım sözleşmesinin imzalanması aşamasına kadar olan ihtilaflar idari yargının, sözleşmenin imzalanmasından sonraki ihtilaflar ise adli yargının görev alanına girdiği, uyuşmazlık sözleşmenin imzalanmasından sonraki aşamaya ilişkin olduğuna göre davada adli yargının görevli olduğu, o halde mahkemece, işin esası incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekeceği-
19. HD. 18.10.2018 T. E: 2017/3698, K: 5079-
Davalı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunun kamu kurumu olmasının işin esasına etkisinin olmadığı, bu itibarla sözleşmenin kurulmasından sonraki tüm aşamalar ve ihtilaflar özel hukuk alanını ilgilendirmekte olup, dolayısıyla uyuşmazlıkların çözümünde de görevli mahkemenin adli yargı mahkemeleri olduğu, mahkemece, işin esasına girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görev yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
İlgili Yönetmelik kapsamında OSB’nin katılımcılarına uygulayacağı bedellerin OSB internet sayfasında ve/veya OSB ilan panosunda yayımlanacağı belirtilmekle birlikte; taraflar arasındaki enerji tedarik sözleşmesinde ise abonenin resmi yazıyla bilgilendirileceği kabul edildiğinden, davacının söz konusu bilgilendirmenin yapılmaması nedeniyle zarara uğrayıp uğramadığının tüketim miktarı, tarife değişiklikleri, çalışma saatleri ve uygulanan bedellerin karşılaştırılmasıyla tespit edilmesinin gerektiği, o halde; mahkemece; dosyanın alanında uzman bilirkişi heyetine tevdi ile, tarife değişikliği neticesinde katılımcının sözleşmeye göre resmi yazıyla bilgilendirilmesi gerektiğinden; davalı OSB tarafından yapılan değişlikler nedeniyle davacının zararının oluşup oluşmadığının, önceki ve sonraki dönemlerin dikkate alınmasıyla tüketim miktarı, tarife değişiklikleri, çalışma saatleri ve uygulanan bedellerin karşılaştırılması sonucu tespit edilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; hatalı bağlantı nedeni ile T1, T2 ve T3 zaman dilimlerinin 1/3 eksik kaydettiğini, bu nedenle EPMHY.nin 20.maddesi dikkate alınarak davacının aynı döneme ait sağlıklı ölçülmüş geçmiş dönem tüketimleri dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucu davalı kurumun yaptığı hesaplamanın yerinde olduğu görüşünün bildirildiği, davacı tarafça kusur tespitinin yapılması gerektiği, raporun yetersiz olduğu, üçlü bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiği belirtilerek rapora itiraz edildiği, itiraza konu raporda hesaplamanın anlaşılır olmadığı gibi taraf ve Yargıtay denetimine de açık olmadığı, mahkemece, dosyanın elektrik mühendislerinden oluşan alanında uzman 3’lü bilirkişi heyetine tevdi ile sayacın eksik kaydetmesinden kaynaklı davacının sorumlu olacağı tüketim bedelinin kuşkuya yer verilmeksizin belirlenip, davacı tarafın aşamalarda ileri sürdüğü itirazların da karşılar şekilde rapor alınması suretiyle sonucuna uygun hüküm tesisi gerekeceği-
8. HD. 17.10.2018 T. E: 2277, K: 17506-