Aynı borç için birden fazla taşınmazın ipotek edilmiş olması ha-linde, ipotekli alacaklının, hepsinin birden satışını istemesi gerekeceği ancak icra memurunun zorunlu olanların satışını yapacağı-
«Lehine üst sınır ipoteği kurulmuş bulunan alacaklıya sıra cetvelinde, limit dışında (fazla) pay ayrıldığına» ilişkin iddianın sıraya yönelik bir itiraz olduğu—
Ticari defterlerin delil olarak kabul edilebilmesi için her iki tarafında tacir olmasının gerekeceği, davalı Belediye Başkanlığı’nın, satış akdini inkâr ettiği, bu durumda davacının iddiasını, dava edilen miktar da göz önünde tutularak, yasal delillerle kanıtlamasının gerekeceği, faturanın dahi satış akdini kanıtlayan mutlak bir delil olmadığı-
Borçlunun haline münasip evinin, ancak evin kıymeti fazla ise ve satış bedelinden borçlunun mesken ihtiyacını karşılayacak miktarı borçluya ödenmek suret ve şartıyla haczedilip satılabileceği-
Kat Malikleri Kurulu kararlarının, İİK.’nun 68. maddesinde yazılı belge niteliğinde olup, icra takibi yapılabilmesi için anılan kararın ilgililerine tebliğine gerek olmayacağı, sadece yönetim kurulu tarafından yapılan işletme projelerinin takibe dayanak yapılabilmesi için ilgililere tebliği ile kesinleştirilmesinin gerekeceği, kiracıların, ortak giderlerden ödemekle yükümlü oldukları kira miktarı ile sorumlu olacakları-
İcareteynli taşınmazın mutasarrıfının ölümü ile mahlulen vakfa döndüğü ileri sürülerek, çekişme konusu taşınmazın idaresi ile ilgili olarak verilmiş bulunan kayyumluk kararının kaldırılması, taşınmazın tapu kaydının iptali ve vakfı adına tapuya tescili davasında, yeni defterdarın kayyım tayinini sağlamak, temsilcisinden yetki belgesi alıp sonucuna göre karar vermek gerekeceği, davacı, Vakıflar idaresinin mahluliyet kararı alma yetkisinin olmadığı, idarenin aldığı mahluliyet kararının yargıyı bağlamayacağı, “Kabule göre” başlığı altında yapılan bozma sebeplerinin tavsiye ve eleştiri niteliğinde olduğu, bozmada işaret edilen bu tür eleştirilere karşı direnilmesinin mümkün olmadığı-
Davalı davaya cevap vermeyip, duruşmaya gelmemekle davayı inkâr etmiş sayılacağı, bu nedenle davacının davasını yasal delillerle isbat etmekle yükümlü olacağı, satış bedelinin tahsili talebi ile açılan davada; malın teslim edildiği, ilişkinin miktar ve niteliğine göre, tanık ile isbat edilemeyeceği-
Taşınmazın tahmini değerinin üzerinde bir bedelle satılmış olmasının, yalnız başına zarar unsurunun gerçekleşmediğini göstermeyeceği, tanık ifadelerinden ihalenin normal koşullar altında gerçekleşmediğinin anlaşıldığı, bu nedenle ihalenin feshine karar verilmek gerekeceği-
Borçlu ile istihkak davacısı kadının haciz yapılan yerde birlikte oturduklarından, mahcuzların borçlu elinde haczedilmiş sayılacağı, her iki icra takip dosyasında, haczedilen eşya aynı olduğundan, istihkak davalarında verilen birleştirme kararının usul ve yasaya uygun olacağı-
Bir menkul malı elinde bulunduran kişinin onun maliki sayılacağı, burada mülkiyet karinesinin, malı elinde bulunduran borçlu ile onun alacaklısı S.S. Kurumu yararına olduğu, davacı 3. kişinin, yasal karinenin aksini yeterli ve inandırıcı bir biçimde ispat edemediği, somut olayda, tanık beyanları ve faturalar bu karinenin aksini ispata yeterli olmayacağı, bu durumda davanın reddinin gerekeceği-