İİK.nun 72/4. maddesi hükmüne göre, menfi tesbit davasının borçlu lehine hükme bağlanması halinde, borçluyu menfi tesbit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılırsa borçlu yararına tazminata hükmedilebilineceği-
Haczin davacı üçüncü kişi eş ile dava dışı borçlu kocasının birlikte oturdukları hanede yapıldığı, İİK.nun 97/a maddesi uyarınca bir menkul malı borçlu ile üçüncü kişinin birlikte bulundurmaları halinde malın borçlunun sayılacağı, davacının borçlu ve dolayısıyla alacaklı yararına olan bu yasal karinenin aksini kesin ve inandırıcı delillerle kanıtlamasının gerekeceği-
«12 ay faizsiz olmak üzere» kurulmuş olan ipoteğin, 12 ay sonra kaldırılmasının istenmesi halinde, 12 ay sonradan (vade tarihinden) itibaren talep tarihine kadar birikmiş olan faizin de ana para ile birlikte borçlu tarafından yatırılması halinde, İİK. 153 uyarınca ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği—
Yabancı para alacağının, “fiili ödeme günü”ndeki kur üzerinden isteme olanağı varken, “takip tarihi”ndeki kur üzerinden istenmesi nedeniyle; alacaklının bu kez de munzam zarar talep etmesinin mümkün olmayacağı-
Mahkemece bozmadan sonra verilen karar, bozmadan sonra toplanan yeni delil ve değerlendirmeye dayandığından, yeni bir hüküm mevcut olup direnme kararından söz edilemeyeceği-
Ortada varlığından söz edilebilecek bir direnme kararı bulunmayıp, bozmadan önce dayanılmayan bozmadan sonra toplanan yeni delil ve değerlendirmenin esas alındığı yeni bir hükmün mevcut olduğunun kabulünün gerekeceği, o halde, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Dairesine gönderilmesi gerekeceği-
Bir bonoda tanzim tarihinin bulunmasının zorunlu olduğu, takip konusu senette bu husus eksik olduğundan bono niteliğinde sayılamayacağı, İİK.`nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesinin gerekeceği-
Kat malikleri kurulu kararlarının hüküm ifade edebilmesi için ayrıca kesinleşmesinin gerekmeyeceği, mevcut duruma göre itiraz konusu meblağ ve buna ilişkin fer’i alacaklar hesaplanarak bu suretle sonuca gidilmesi gerekirken, takibin dayandığı belgelerin İİK.’nun 68. maddesindeki belgelerden olmadığından bahisle istemin reddinin isabetsiz olacağı-
Ödeme emrinin tebliğ tarihine göre 30 günlük ödeme süresinin bitim tarihi 15.7.1995 olup, sözü edilen gün tatile rastladığından İİK. nun 19. maddesi uyarınca tatili takip eden çalışma günü 17.7.1995 tarihinde yapılan ödemenin yasal süresinde olduğu, bu nedenlerle temerrütü oluşmadığından merci hakimliğince tahliye kararı verilmesinin isabetsiz olacağı-
Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi, alıcısı lehine şahsi hak doğurmakta olup mülkiyetin halen satıcının uhdesinde olduğu, o halde 3. şahıs durumundaki alacaklının taşınmazı haczettirebileceği, davacı haczin varlığını en geç tescil tarihinde öğrenmiş olacağına göre, istihkak davasını 7 günlük süre içinde açmak zorunda olacağı-