Dava konusu uyuşmazlık 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'nın 1. maddesi kapsamındaki eser sahibinin maddi ve manevi haklarının korunmasına ilişkin olmayıp, Medeni Yasa'nın 24 ve 25. maddeleri ile Borçlar Yasası'nın 49. maddesinden kaynaklanan kişilik haklarına saldırıya ilişkin olduğundan uyuşmazlığın çözümünde genel hukuk mahkemeleri ve bu bağlamda eldeki davada asliye hukuk mahkemesinin görevli olacağı-
Haberde yapılan değerlendirmelerde yer verilen sözler, olayın gelişim biçiminin gösterdiği özelliklere ve anlatılmak istenen amaca ve yayın günündeki beliren duruma uygun olup, görünen gerçekliğe uygun, eleştiri niteliğinde bulunan haberin davacının kişilik haklarına saldırı oluşturmayacağı-
Davalının yazdığı bu sözcüklerin o davada iddia ve savunma sınırlarını aştığı, davacının akıl sağlığının incelenmesinin istenmesinin kişilik hakkına saldırı oluşturduğu-
Davacının mesleki konumu yönünden yaptığı açıklamanın yakışıksız olduğu, bu konuda yol göstermesinin doğru olmadığı ileri sürülmüş ise de; davalının konuşmanın bütünlüğü göz önünde tutulduğunda, konu ile anlatım arasındaki düşünsel bağlılığın korunduğu, yalnızca sert eleştiri olarak kabul edilebilecek nitelendirmelerde bulunulduğundan, davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulmadığı-
Özel telefon görüşmelerinin yayınlanmasında kamu yararı bulunmadığı gibi kişinin özel yaşamının gizliliğine ve haberleşme hürriyetine saldırı niteliği taşıyacağından, davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdiri gerekeceği-
Yayımlanan dava konusu haberin, yayımlandığı gündeki görünür gerçekliğe uygun olup hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılarak istemin tümden reddedilmesi gerekeceği-
Güncelliği de bulunan böyle bir iddianın haber konusu edilmesinde ve üzerinde yorumlar yapılmasında hukuka aykırılık olmayıp, yayın içeriğinde yapılan değerlendirmeler sırasında kullanılan sözlerin olayın gösterdiği özelliklere ve anlatılmak istenen amaca uygun olduğu-
Aynı üniversitede öğretim üyesi olan davalının, yukarıda açıklanan olguları eğitim düzeyi ve görev alanı içerisinde doğru bir biçimde değerlendirmeyerek, haksız kazanç sağlama çabası olarak değerlendirilmesi hukuka aykırı olduğundan davacıların kişilik haklarına saldırı oluşturduğu-