Takdir edilecek tutarın, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmasının gerekeceği-
Davalının televizyon programında söylediği sözlerin, davacının kişilik haklarına saldırı oluşturup, siyasi eleştri sınırlarını aşmasına, davalının ifade tarzının üslup üzerine yapılmış bir eleştiri olarak mütaala edilememesine, davalının konuşmasında yer alan ifadelerde gerekli, yararlı ve ilgili olmayan nitelemeler ve yorumlar yapılmış olmasına, kamuoyunda husumet ve kuşku yaratıcı, Başbakan olan davacıya güven zedeleyici bir üslubun ve eleştiriyi aşan ifadelerin kullanılıp, bu ifadelerin amacını aşmasına, davacının sosyal kişilik değerlerine ve açıkça kişilik haklarına saldırı teşkil etmesine göre, davacı lehine manevi tazminata hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu-
Davacılardan “….”, olayda yaralanmamış olsa da eşinin tedavi ve bakımı sürecinde çektiği manevi acı ve üzüntü nedeni ile sosyal ve duygusal kişilik değerlerinin zarara uğradığı benimsenerek, onun yararına da olaya uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesinin gerekeceği-
Bir fotoğrafın güzel sanat eseri olarak kabul edilebilmesi için estetik değerinin bulunmasının gerekeceği-
Siyasi kimlikleri bulunan davacı ile davalının, birbirlerine söyledikleri veya vatandaşların kendilerine yönelttiği hakaret niteliği taşımayan ağır eleştirilere göğüs germeleri gerektiğini, bu kapsamda söylenen sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturmayacağı-
Dava konusu olayın gelişim biçimi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, özellikle davacı hakkındaki yazının yayınlandığı gazetenin yerel basın niteliğinde olması nedeniyle ulaştığı okuyucu sayısının kısıtlı kalması ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacı yararına takdir edilen 10.000,00 TL manevi tazminatın fazla olacağı-
Dava, Soyak Yenişehir Bambu Residence Yönetimi adına yönetim kurulu başkan vekili tarafından açılmış olup, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası uyarınca bu tür davaların bağımsız bölüm sahiplerince (kat maliklerince) açılmasının gerekeceği-
Resmi nikâh olmaksızın birlikte yaşama eylemi suç olmayıp suç oluşturan bir eylemin varlığı da iddia edilmediğine göre ayrı yaşama tarihinden itibaren uygulanacak zamanaşımı süresi 1 yıl olup dava tarihinde bu sürenin dolduğu-
Cumhuriyet Savcısı olan davalı aleyhine yürüttüğü bir soruşturma nedeni ile tutukluluğun devamına ilişkin karara itirazın reddedilmesi gerektiği yönünde görüş bildirmesinden dolayı tazminat davası açıldığı gözetilerek, karar gününden sonra yürürlüğe giren 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yasa uyarınca yeniden değerlendirme yapılıp varılacak sonuca göre bir karar verilmesinin gerekeceği-
Dava konusu yazının başlığındaki "Maganda" sözcüğü ile içeriğinde yer verilen sözler ve anlatım, eleştiri sınırlarını aştığından, davacının kişilik haklarına saldırı olgusunun gerçekleştiği-