Takip talebinde tahliye istemi bulunmadığı halde icra dairesince borçluya örnek 13 ödeme emri düzenlenerek gönderilmesinin alacaklıya tahliye yönünden bir hak sağlamayacağı, zira icra müdürlüğü takip talebiyle bağlı olup talebin dışına çıkılarak tahliye istemi bulunmadığı halde ihtarlı ödeme emri düzenlenmesinin tahliye açısından hukuki sonuç doğurmayacağı, hukuki sonuç doğurmayan ödeme emrine dayanarak tahliye kararı verilemeyeceği, davacı alacaklının icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunabilmesi için takip talepnamesinde tahliye talebinin bulunmasının zorunlu olduğu, mahkemece bu husus kendiliğinden gözetilerek tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Alt kiracı, asıl kiracıya tabi olduğundan, kiralayan ile kiracısı davacı arasındaki kira ilişkisi herhangi bir nedenle sona erdiğinde, alt kiracı olan davalıların da kiracılığı son bulacağından, Mahkemece kira ilişkisinin son bulduğu 15.07.2013 tarihinden sonraki kullanım bedellerinin icra takiplerine konu edildiği ve tahsilinin istendiği gözönünde bulundurularak, davacının kira alacağı için takip yapmakta haksız olduğunun kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kiraya verenlerden birinin sözleşmedeki kira bedelinden payına düşen kısmın tahsili için icra takibi yapmasında bir usulsüzlük bulunmadığı, ancak kiraya verenlerin birden fazla olması halinde temerrüt nedeniyle tahliye kararı verilebilmesi için icra takibinin tüm kiralayanlar tarafından yapılmasının ve davanın da birlikte açılmasının zorunlu olduğu, bu hususun kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekeceği-
Davaya dayanak yapılan icra dosyasında, İİK nun 269/1. maddesi yollaması ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 315. maddesinde yer alan yasal otuz günlük ödeme süresinin verilmesi öngörüldüğü halde, ödeme emrinde itiraz ve ödeme sürelerinin belirtilmediğinden yasal koşulları içermeyen ödeme emri hukuki sonuç doğurmayacağından bu ödeme emrine bağlı olarak tahliye kararı verilemeyeceği-
HMK'nun 26. maddesinde, mahkemenin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hükme bağlandığından Mahkemece davacının, itirazın kaldırılması talebi dışına çıkılarak, tahliye kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Davacı alacaklının, 01/10/2014 başlangıç tarihli, sözlü kira sözleşmesine dayanarak 05/06/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 5.500,00 TL kira ve 334,97 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep ettiği, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesinde “Ben bu borca itiraz ediyorum. Benim böyle bir borcum yoktur. Kiraya itiraz ediyorum. Faize itiraz ediyorum.” demekle borca itiraz ettiği, davalı borçlu açıkça sözlü kira sözleşmesine karşı çıkmadığına ve takip konusu alacağı ödediğine dair ödeme belgesi getirmediğine göre davacı alacaklının itirazın kaldırılması talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Kira miktarını ispat yükünün davacı alacaklıda, kira bedelinin ödendiğini ispat yükü davalı kiracıda olduğu, davalı borçlu kira miktarına açıkça itiraz etmiş ve buna ilişkin yazılı belge ibraz ettiği, ibraz edilen yazılı kira sözleşmesinde yer alan kira artış hükmü muayyen nitelikte olmadığından kira miktarının belirlenmesinde esas alınması mümkün olmadığı, davacı alacaklı aylık kira miktarını aynı nitelikte yazılı belge ile kanıtlayamadığına göre, davalı kiracının belirttiği aylık kira miktarı kabul edilmesi gerektiği, ayrıca kira sözleşmesinde kira bedellerinin yıl sonunda, peşin ödeneceği kararlaştırıldığına göre takip tarihi itibariyle henüz muaccel olmayan 2015 yılı Ocak, Şubat, Mart aylarına ait kira alacaklarının talep edilmesinin mümkün olmadığı, buna göre, takip tarihi itibariyle muaccel hale gelen 2014 yılı Eylül, Ekim, K., Aralık aylarına ait aylık 50,00 TL den toplam 200,00 TL kira alacağı üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde itirazın tümden kaldırılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
Kira borçlarının ödenmemesi sebebiyle, davalı aleyhine başlatılan icra takibine itiraz olmaması ve takibe konu kira paralarının yasal süre içerisinde ödenmemesinden kaynaklı tahliye istemine ilişkin davada; ödeme davalı tarafından belgelendirilmediğinden Mahkemece, davanın açılmasına sebebiyet veren davalının haksız olduğunun kabulü ile tüm yapılacak giderlerden sorumlu tutulması ve davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince davacılar yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı-
İtirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemi-
Takip talebinde “tahliye” istemine yer verilmiş olmasına rağmen, 30 günlük ödeme süresi dolmadan icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulduğundan davacı vekilinin tahliyeye yönelik temyiz itirazları yerinde olmadığı-