Kısmi ödeme halinde, bononun borçluya iade edilmeyebileceği; zaten borçlunun da bononun iadesini talep hakkı olmayacağı ancak, borçlunun bu ödemenin poliçe üzerine işaret edilmesini ve kendisine bir makbuz verilmesini isteyebileceği-
Tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklığın taraf ehliyetinin de bulunmadığı- Adi ortaklığı oluşturan üç şirket aleyhine de ihtiyati haciz talep edilmiş ve ihtiyati haciz kararı verilmiş ise de adi ortaklık yönünden de ihtiyati haciz kararı verilmiş olup, ihtiyati hacze itiraz dilekçesinin adi ortaklığın temsilcilerince sunulması ve adi ortaklığı oluşturan üç şirket aleyhine de ihtiyati haciz kararı verilmesinin taraf ehliyeti olmayan adi ortaklık aleyhine verilen ihtiyati haciz kararının sıhhat kazandığı anlamına gelmeyeceğinden, adi ortaklık yönünden verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiği-
İstemin dayanağı sözleşmede, asıl borçlu şirket tacir olup, bu bakımdan yapılan yetki sözleşmesi HMK 'nın 17. maddesine göre geçerli ise de, ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) kefilin tacir olup olmadığı dosya kapsamından anlaşılamadığına göre, mahkemece adı geçen yönünden yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken; talep dayanağı sözleşmedeki yetki şartına istinaden bu kişi yönünden de yetki nedeniyle ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Genel yetki kurallarına göre borçlulardan birinin ikametgahı adresinde ihtiyati haciz kararı alınabileceğinden ihtiyati hacze itirazın yerinde olmadığından ihtiyati hacze itirazın reddinin isabetli olduğu-
Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği- Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa ve taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa ihtiyati haciz istenebileceği- Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuruyla yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebileceği-
Mahkemenin, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebileceği veya kaldırabileceği, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verileceği-
Muteriz borçlu vekilinin ihtiyati hacze itiraz tarihinin 07.03.2016 tarihi olduğu ve alacaklının feragatinin daha sonraki bir tarihte gerçekleştiği gözönüne alınarak; ihtiyati hacizden ve takipten feragat nedeniyle itirazın İİK’nın 265. maddesinde sayılan nedenlere dayalı olup olmadığı tartışılmaksızın muteriz borçlu hakkındaki ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
İhtiyati haciz talep eden vekilinin UYAP sistemi üzerinden dilekçe ile talepten feragat etmesi üzreine feragate ilişkin bir hüküm verilmesi için kararın bozulduğu-
İhtiyati haciz talep eden vekilinin başvurusu üzerine ihtiyati hacze karar verilmiş olup, muteriz vekili tarafından ihtiyati hacze itirazda bulunulduğundan taraflara usulüne uygun duruşma gününü bildirir tebligat gönderilip, beyanları alınarak vaki itiraz hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
İflas erteleme kararı ihtiyati haciz kararı verilmesine engel olmayan, infazı ilgilendiren bir husus olup, bu sebebe dayalı olarak ihtiyati haczin kaldırılamayacağı- Borçlular tarafından itiraz dilekçesinde ileri sürülmeyen ihtarnamenin asıl borçluya tebliği hususunda inceleme yapılarak, borçlunun ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya borçlunun açıkca ödeme güçlüğü içinde olduğundan söz edilemeyeceği- Müteselsil kefile başvuru şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile ihtiyati haczin kaldırılmasının doğru olmadığı-