HUMK'nın 161. maddesine göre, sürenin gün ola­rak belirlenmiş olması halinde tefhim veya tebliğ edildiği günün hesaba katılmayacağı ve son günü tatil saatinde biteceği-
Davacılar murisi, belediyenin tahsis ettiği yıldan beri kendisinin, ölümünden sonra da mirasçıları davacıların, tapu intikal tarihine kadar yirmi yıldan fazla malik sıfatıyla, davasız ve aralıksız zilyet olduklarına, zilyetlik şartları arasında iyiniyetin aranmamasına, tahsisi yapan belediyenin o tarihte malik olmamasının davacıların mülkiyeti kazanmalarına engel teşkil etmemesine göre davanın kabulü gerekeceği-
Taşınmazın tamamının iptali ve tescili söz konusu olmadığından sözkonusu parselin ka­rara esas alınan fenni bilirkişi krokisinde gösterilen kısmının ha­zine üzerinde bırakılması gerektiği-
D.i doldurarak kazanma koşulları yerine getirilmiş olsa dahi doldurmaya izin veren idare tarafından ilgili Tapu Sicil Müdürlüğü'ne yerin dolduran adına tescili için yazı yazılmamış ise, kazanılmış bir hakkın varlığından söz edilemeyeceği-
Davacının kadastro çalışmasından önce taşınmazı bir süre terk etmesinin, olağanüstü zamanaşımı ile mülkiyeti ka­zanmasına engel olmayacağı-
Mera niteliği ile sınırlandırılmak suretiyle tespit edilen ve tespiti kesinleşen komşu ta­şınmaza el atılarak kazanıldığının ve onun bir bölümünü oluşturduğunun kabulüyle; kural olarak bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça değer taşımadığı gibi bir ta­şınmaz üzerinde ot biçmek suretiyle sürdürü­len zilyetliğin de süresi ne olursa olsun hu­kuksal bir değeri olmayacağı-
İhya olgusunun tamamlanmasın­dan itibaren 20 yıldan fazla süreyle koşullarına uygun olarak tasarruf edildikten sonra imar planı içerisine alınmış olmasının, kazanılmış bulu­nan mülkiyet hakkını önlemeyeceği-
Taşınmazın kuzeyinde sulama kanalı bulunduğuna göre; DSİ Genel Müdürlüğü'nün davada yer alması sağlanmalı, sulama kanalına ilişkin kamulaştırma evrakları ve komşu parsellere ait evraklar getirtilmeli, yapılacak keşifte taşınmazın öncesi, niteliği, imar ihya çalışması yapılıp yapılmadığı sap­tanmalı, komşu parsele ilişkin dava dosyası getirtilip her iki dosya arasındaki çelişki giderilmeli ve aynı çalışma alanında davacı adına belgesizden tescil bulunup bulunmadığı da be­lirlendikten sonra karar verilmesinin gerekeceği-
Kural olarak meraların çıplak mülkiyeti ha­zineye yararlanma hakkı ise bulunduğu belde ya da köy tüzel kişiliğine ait olduğundan davada köy tüzel kişiliğinin taraf ol­masının zorunlu olduğu-
Taşınmazın memleket haritasında ağaççıklarla kaplı ormanın devamı niteliğinde olduğu, bilirkişi raporunda %40 eğimli olduğu belirtildiğine göre, hem toprak muhafaza ka­rakteri taşıması, hem de kadastro dışında kalmış orman olması nedeniyle zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmayacağı-