Önalım hakkının kullanılması nedeniyle davalılar adına kayıtlı payın iptali ile davacılar adına tescili istemine ilişkin davada, bazı istisani hallerde önalım hakkının kullanılamayacağının kabul edildiği, önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanmasının dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı-
Önalım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil davalarında ilk oturumda dava kabul edilse dahi davalının yargılama giderlerinden sorumlu olacağı ve davacı lehine -Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 6. maddesi uyarınca- davacı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Davanın, önalım hakkına konu edilen payın iptali ile davacı adına tesciline ilişkin olduğu, davalının, taşınmazın paydaşları arasında rızaen taksim edildiğini belirttiği, taşınmazın taksim edilerek kullanıldığı savunmasının davanın her aşamasında ileri sürülebileceği, bu halde savunmanın genişletilmesinin söz konusu olmayacağı, bu durumda mahkemece davalının taksim savunmasına ilişkin delillerinin, varsa davacının bu konudaki karşılık delillerinin sorulup toplanmasının, ayrıca mahallinde keşif yapılarak bir karar verilmesinin gerekeceği-
Önalım hakkına konu edilen payın iptali ile davacı adına tesciline ilişkin davada, davalının taksim savunmasına ilişkin delillerinin, varsa davacının bu konudaki karşı delillerinin sorulup toplanması, tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
E.li kullanmanın maddi bir olgu olup her türlü delille kanıtlanabileceği-
Davalı satış akdinin tarafı olduğundan, bu akdin bedele ilişkin kısmının muvazaalı olduğunu, gerçek satış bedelinin tapudaki miktarın üstünde bulunduğunu iddia edemediğinden önalım bedelinin, satış bedeli olarak tapuda gösterilen bedel olduğunun kabulü zorunlu olup, davacıya tapuda yazılı bedel üzerinden önalım hakkını kullanıp kullanmayacağı sorularak, kullanacağını beyan etmesi halinde, bu bedelin depo edilmesi için uygun süre tanınarak bir karar verilmesi gerektiği-
Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken, bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış sebebiyle önalım hakkını kullanmasının dürüstlük kuralı (TMK. mad. 2) ile bağdaşmayacağı-
Tapudaki işlemin tarafı olmayan davacının tapudaki işlemin gerçekte trampa olmadığını tanık dahil her türlü delille ispatlaması mümkün olup, trampaya konu edilen taşınmazlar arasında değer farkı olması tek başına işlemin trampa olmadığını kanıtlamaya yeterli olmadığı gibi resmi senette aradaki bedel farkının alındığı da yazılı olup trampa yolu ile edinilen paya ilişkin olarak önalım hakkı kullanılamayacağından davanın reddi gerektiği-
Uyuşmazlığın, önalım hakkına konu edilen payın iptali ile davacı adına tesciline ilişkin olduğu, önalım davasından kısa bir süre sonra ve üstelik açılan dava tapuya şerh edilmiş iken dahili davalının açılan davadan haberdar olduğunu beyan ederek ve tüm hukuki vecibelerini üstlenerek payı yüksek bedelle satın almasında iyi niyetli olduğundan söz edilemeyeceği-
Tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafları toplamı üzerinden belirlenen onalım bedelinin ödenmesi için davacı tarafa süre verilmesi ve hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-