İlgili tapu kayıtlarının dosyaya konulması gerekeceği-
Davanın davalı adına kayıtlı toplam 40/80 paya yönelik olduğunun kabulü ile öncelikle varsa eksik harç ikmal ettirilmeli, 40/80 payın önalım bedeli tespit edilerek, bu önalım bedelini yatırması için davacı tarafa uygun süre verilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Tebligat Kanunu’nun 21.maddesine göre tebliğ edilmiş ise de adresten geçici olarak ayrılıp ayrılmadığı açıkça bildirilmediğinden hüküm tebliğinin usulsüz olduğu-
Hükme esas alınan Abana Sulh Hukuk Mahkemesinin 27/05/2010 tarih ve 2010/16 Esas 2010/29 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptaline ilişkin hükmün kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Davacı 1086 sayılı HUMK’un 186. maddesi gereğince davayı yeni paydaşa yönelttiğinden, yeni malike yöneltilen davaya devam edilmesi gerekeceği-
Temyiz harcı ödenmedikçe temyiz incelemesi yapılamayacağı-
Direnme kararının HGK’ya ait olduğu-
Olayda davalının savunduğu hibe olgusu üzerinde durulması, hibe olgusunun kanıtlanamaması halinde fiili taksime ilişkin bütün delillerin toplanması, keşif yapılarak taşınmaz üzerinde fiili taksim yapılıp yapılmadığının belirlenmesi ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekeceği-
Önalım hakkını kullanan davacı, açılmış olan davayı takip etmediğine göre, önalım hakkına konu payların iptali sırasında davayı takip eden diğer davacılara davacı şahıs tarafından yatırılan 2.721 TL yi yatırmaları için süre verilip ondan sonra davacılar adına eşit oranda tapunun iptali ile adlarına tesciline karar verilmesi gerekeceği-
Belediye maliki olduğu 7 nolu parseldeki çekişmeye konu 100/383 payını, "2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun" uyarınca, gecekondusu bulunan davalıya gecekondusunun yolda kalması nedeniyle yasa gereği tahsisen temlik etmişse ve tahsis karşılığında bir bedel alınmışsa da, işlemin niteliği gözetildiğinde gerçek bir satım akdinden söz etmenin mümkün olmadığı- 2981 sayılı yasanın kapsadığı hükümler kamu düzenine ilişkin olduğundan, tahsisi veya tescili daha evvel yapılmış paydaşın, sonradan tahsis yapılan kişi aleyhine şufa davası açmasının doğru olmayacağı-