Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında, davalının hiçbir kusuru olmasa da, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebileceği- Su boruları yerin altından geçiyor olsa da; arzın üstü ve altı parsel malikine ait olup, buradan geçirilecek her türlü mecra irtifakının, parsel malikinin izni ile mümkün olduğu- Mahallinde yeniden keşif yapılarak davalı tarafından geçirildiği iddia edilen boruların tam olarak hangi parsel altından geçtiğinin izlenebilir ve denetime elverişli raporla belirlenmesi gerektiği- Ek bilirkişi raporunda, tahliye kanalının işler hale getirilmesi veya yeni tahliye kanalı yapılması sureti ile davacının parseline yağmur sularının dolmasının engelleneceği belirtildiği halde, mahkemece bu husus değerlendirilmeksizin doğrudan dolgu malzemesinin davacı parseline zarar vermeyecek hale getirilmesine karar verilmiş, zararın ne şekilde giderileceği ya da ne tür önlemler alınması gerektiği açıklanmasızın hüküm tesis edilmiş olduğundan, infaza elverişli olmayacak şekilde kurulan hükmün bozulması gerektiği-
Borca itirazın çözümlenmesi için borçlu tarafından sunulan dekontlardaki ve celp edilen kişi adına adı geçen bankaya ait hesap ekstresinde kayıtlı ödemelerin, nafaka borcuna mahsuben yapılıp yapılmadığının tesbiti, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olup, bu konuda bilirkişiye başvurulmasının, HMK'nun 266. maddesi hükmüne aykırı olduğu-
Kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasında, kredi kartı sözleşmesi ve hesap ekstreleri bankadan getirtilerek deliller toplandıktan sonra konusunda uzman bankacı bilirkişi aracılığıyla banka kayıt ve defterleri üzerinde yerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu alınması gerektiği-
Davacının "tek faturada BTV'nin (Belediye Tüketim Vergisi) faturaya dahil edildiğini, diğer faturalarda dahil edilmediği" iddiasının üzerinde durulması gerektiği-
İcra hukuk mahkemesi kararlarının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeyeceği- İcra mahkemesinde yapılan bilirkişi incelemesinin, genel yetkili mahkemede kesin delil olarak kabul edilemeyeceğinden, bu bilirkişi raporuna dayanılarak, menfi tespit davasına bakan mahkemece karar verilemeyeceği- Mahkemece davacı tarafın bonolar üzerindeki imzaya itirazı üzerinde durulup bonolardaki imzasıyla ilgili olarak imza incelemesi yaptırılıp bilirkişi raporu alınması gerektiği-