Yanlış iğne yapılması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tahsili istemi ile açılan davanın, davalının vekalet sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık olgusuna dayandığı-  Dosyada Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulu tarafından verilen rapor bulunmasına rağmen verilen hükmün eksik incelemeye dayandığı, davacıya uygulanan enjeksiyonun doğru yere yapılıp yapılmadığı ile ilgili davalıya ve davalı hastane çalışanlarına atfı kabil bir kusur bulunup bulunmadığı konusunda, Üniversite Öğretim Üyelerinden oluşturulacak, konusunda uzman, akademik kariyere sahip üç kişilik bilirkişi kurulundan nedenleri açıklayıcı, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınması gerektiği-
Dava dilekçesinde tanık vb. kanıtlara denildiğinden, mahkemece davacıların göstereceği tanıklar çağrılarak dinlenerek, aile mahkemesi uzmanlarından oluşan kuruldan rapor alınarak ve varsa tarafların göstereceği diğer kanıtları toplandıktan sonra "evlat edinme kararı verilmesi" istemine ilişkin davada karar verilmesi gerektiği-
(3621 s. Kıyı Kanunu ile TMK. mad. 715 ve 999 uyarınca açılan) tapu kaydının iptali ile sicilden terkini isteğine ilişkin davada, mahkemece 3621 s. K. mad. 4'de yer alan tanımlamalar dikkate alınarak, aynı Kanunun 5. ve 9. maddeleri ile 13.03.1972 T. 7/4 ve 28.11.1997 T. 5/3 s. İçtihadı Birleştirme Kararları göz önünde tutularak, Kanunun 9/2.maddesinde belirtilen bilirkişi heyeti oluşturulup, İdare tarafından onaylanan kıyı kenar çizgisine ait belgeler keşifte gereği gibi uygulanarak, dava konusu alandan temin edilen verilerin incelenmesi, kıyı kenar çizgisinin duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi, keşfen tespit edilen kıyı kenar çizgisi ile Bakanlık tarafından onaylanan kıyı kenar çizgisinin fen bilirkişi tarafından kroki üzerinde gösterilmesi, farklılık olursa sebebinin açıklattırılması, davaya konu taşınmazın kadastro tespit tutanaklarının ve tapu kaydının tüm tedavüllerinin getirtilerek, tapunun oluşumuna esas, Hazine'nin taraf olduğu her hangi bir mahkeme kararının olup olmadığı hususunun da gözönünde bulundurulması gerektiği-
Öncesi tespit harici bırakılıp imar ve ihyaya muhtaç olan bu tür yerlerin koşulların bulunması halinde zilyetlikle kazanılmasının mümkün olduğu, ancak mahkemece yapılan keşifte bilgisine başvurulan bilirkişi ve tanıkların sözleri soyut nitelikteki sözlerden ibaret olduğu gibi, taşınmazın niteliği ile ilgili alınan zirai bilirkişi raporu da teknik ve bilimsel verilerden uzak ve soyut olarak hazırlanmış, ayrıca tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğrafları üzerinde uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi eliyle inceleme yaptırılması gerekirken, harita mühendisi bilirkişi tarafından hava fotoğrafı üzerinde inceleme yaptırıldığı, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak karar verilemeyeceği- Çekişmeli taşınmazın öncesinde tespit harici bırakılan alanlardan olduğu anlaşılmakla tespit harici bırakılma nedeni ve tarihi ile ilgili bilgi ve belge dosya içerisinde bulunmadığından, mahkemece taşınmazın tespit harici bırakılma nedeni ve tarihinin ilgili kurumdan sorularak alınacak cevabi yazının dosya içerisinde konulması gerekeceği-
Dava edilen hekimin eylemleri incelenmek suretiyle ve özellikle ilk ameliyatta takılan metaryalin 2. ameliyatta çıkartılması nazara alındığında davalı doktora atfı kabil bir kusur olup olmadığı hususlarında, nedenlerini açıklayıcı, taraf itirazlarını karşılayacak mahiyette bir rapor alınması gerektiği- 
Davaya konu olayla ilgili hazırlanmış olan raporlar arasındaki çelişkiler nedenleri izah edilerek giderilerek, Mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli, gerekçeli bir bilirkişi raporu hazırlanması gerektiği- Yapılacak incelemeler sonucunda santral kaynaklı bir zarar doğduğu sonucuna varılması halinde ise; dava tarihindeki veriler esas alınarak tazminat hesaplaması yapılacağı-
Hükme esas alınan heyet raporunda hesaplama dışında bırakılan yedi parsel yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği- Davaya konu taşınmazlarda santrallerden kaynaklı bir zarar doğup doğmadığı tereddüte yer vermeyecek şekilde tespit edilip, raporlar arasındaki çelişkiler giderilmeli ve Mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli, gerekçeli bir bilirkişi raporu hazırlanmasının gerektiği-
Taşınmazlarda santrallerden kaynaklı bir zarar doğup doğmadığı tereddüte yer vermeyecek şekilde tespitinin yapılması gerektiği- Raporlar arasındaki çelişkiler nedenleri izah edilerek, Mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli, gerekçeli bir bilirkişi raporu düzenlendiğinde santral kaynaklı bir zarar doğduğu sonucuna varılması halinde zarar hesaplaması yapılırken, brüt gelirden üretim giderleri çıkartılarak net gelir belirlenerek hangi yıla ilişkin ürün zararı isteniyorsa o yıla ilişkin veriler esas alınacağı-.
Anne yönünden nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu, mahkemece salt taraflar ve tanık beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiği-