6183 sayılı Kanun uyarınca, kamu alacağından dolayı alacaklı idarenin (hazinenin) borçlu hakkında "aciz belgesi" almadan (ve mahkemeye sunmadan) iptal davası açabileceği–
Davacı tarafından ibraz edilen aciz belgesinin mahkemece iptal edilmiş olması ve haciz tutanaklarının "geçici aciz belgesi" niteliğini taşımaması halinde, açılan iptal davasının reddine karar verilmesi gerekeceği–
Takip dayanağı nafaka ilamının kısmen bozulmuş olmasının -davacının alacağının kısmen de olsa mevcut sayıldığı durumlarda- davanın reddine neden olmayacağı–
Davacı tarafından İİK.nun 143.maddesi gereğince kesin aciz belgesi sunulmadığı gibi icra dosyası içinde bulunan haciz tutanağı da İİK'nın 105/2. maddesi hükmünce geçici aciz belgesi niteliğinde olmadığı, zira borçluya ait olduğu iddiası ile hacze gidilen konutta, yöneticiden evde başkalarının oturduğu bilgisi alındıktan sonra içeri dahi girilmeden borçlunun haczi kabil malı bulunmadığının zapta geçirildiği, bu hali ile borçlunun borcu karşılayacak miktarda haczi kabil malı bulunmadığının usulünce belirlenmiş olmadığı-
Davanın, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu- 6183 s. Yasa'nın 27. maddesi delaletiyle 28/2 maddesi gereğince 3. kişinin iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceği-