Şikayetçi/borçlu aleyhine ihale bedelinin % 1' i oranında para cezasına hükmedilmiş ise de, 7343 sayılı Kanun'la değişik İİK'nun 134/5-3 maddesi gereğince fesih gerekçeleri ve fesih isteyenin sıfatı gözönünde bulundurulduğunda davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olduğu görülmekle, Anayasa'nın 13.maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi de nazara alınarak ihale bedelinin %1'i olarak belirlenen para cezasının %5 oranında belirlenmesinin hak, nesafet ve ölçülülük ilkelerine uygun olacağı-
İhale tarihi itibariyle uygulanması gereken İİK’nın 133. maddesi gereğince; önceki ihalenin düşmesine sebep olmaları nedeniyle tamamlayıcı ihalede önceki peyleri ile sorumlu olan alıcıların birinci ve ikinci en yüksek pey süren kişiler olsa da, dava konusu ihaleye ilişkin satış şartnamesinde “...ihaleyi alıp da ihale bedelini yatırmayarak İİK 133. mad. gereğince ihale kararının kaldırılmasına neden olan alıcı ile daha sonra en yüksek teklifi veren kişiler daha önceki ihalede verdikleri bedelin altında fiyat veremezler.” düzenlemesine yer verildiği ve şartnamenin bu kısmına dair bir şikayet bulunmadığı görüldüğünden, artık ihalenin söz konusu şartname koşullarına uygun olarak yapılması gerektiği- İhale alıcısının tamamlayıcı ihaleye ilişkin satış şartnamesinde bunun daha altında pey süremeyeceği belirtilmesine rağmen, muhammen değeri 564.305,00 TL olan ve kaldırılmasına karar verilen ilk ihalede değeri 1.000.000,00 TL’ye kadar çıkan taşınmazın, ihale alıcısı tarafından 291.500,00 TL pey ile alınmasının iyi niyetle bağdaşmayacağı ve ihaleye fesat karıştırıldığını göstereceği-
İtirazın iptaline ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesince kaldırılmış olmasının icra takibini durdurmayacağı, takip devam edeceğinden ihaleye etkisi bulunmadığı- İtirazın iptali davasının kabulü halinde takibe devam edilebilmesi için takibin kesinleşmesine gerek bulunmadığı- İİK’nın 40. maddesinin ilamsız takipte kıyas yolu ile uygulanamayacağı, bu nedenle takibe devam edilebilmesinin ve ihalenin yapılmasının usulüne uygun olduğu- " İtirazın iptali kararı kaldırıldıktan sonra icra takibinin kaldığı yerden devamını sağlayacak yeni bir itirazın iptali kararı verilmeden ihalenin yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğuna" dair karşı oyun kabul edilmediği-
Somut uyuşmazlıkta, şikayetçi/borçlu aleyhine ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına hükmedilmiş ise de, fesih gerekçeleri ve fesih isteyenin sıfatı göz önünde bulundurulduğunda davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı görülmekle, Anayasanın 13.maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi de nazara alınarak ihale bedelinin %10'u olarak belirlenen para cezasının %5 oranında belirlenmesinin hak, nesafet ve ölçülülük ilkelerine uygun olacağı-
İlk Derece Mahkemesince İİK'nın 134. maddesinde belirtilen ilgililerden olmayan davacının açtığı davada nispi harç ve teminat yatırtmaya yönelik olarak 492 sayılı Harçlar Kanununun 30 vd. maddeleri ile HMK'nın 114 ve 115. maddelerinin değerlendirilmemesinin hatalı olduğu- Nispi harç ve teminat hususunu gerekçede değerlendiren Bölge Adliye Mahkemesinin "...süre verilmesine gerek yoktur." şeklindeki gerekçesinin yerinde olmayıp, Harçlar Kanunu'nun 30. maddesine aykırı olduğu, süre verilmemesinin adil yargılanma ve hukuki dinlenilme hakkının ihlali sonucunu doğuracağı- İİK'nın değişik 134. maddesindeki ilgisiz kişilerden alınacak teminatın da HMK'nın 84. maddesindeki "yargılama giderlerine" yönelik teminat olmayıp, HMK'nın 114/2. maddesindeki dava şartı niteliğindeki teminat olduğu- İlk Derece Mahkemesince öncelikle davacıya nispi harcı yatırması için Harçlar Kanunu'nun 30. maddesine uygun şekilde süre verilmesi, harç tamamlanır ise teminata ilişkin işlem yapılması, harç yatırılmaz ise Harçlar Kanunu'nun 30. maddesindeki düzenlemeye uygun olarak karar verilmesi gerekirken bu hususlar hiç değerlendirilmeden karar verilmesinin ve Bölge Adliye Mahkemesince yazılı gerekçe ile istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- İİK'nın 134. maddesine 7343 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen 3. ek fıkra uyarınca ilgisiz kişinin/kişilerin davasının reddi halinde para cezasına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesinin isabetsiz olduğu-
Satış ilanının, kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerektiği- Borçluya (varsa vekiline) satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
İlk derece mahkemesince, şikayetçi M.K.' ye yapılan satış ilanının usulüne uygun olup olmadığı hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesinin isabetsiz olduğu-
Değişik İİK’nın 134. maddesinin 5. fıkrasının 3. bendi uyarınca; icra mahkemesinin işin esasına girerek talebin reddine karar verirse ihalenin feshini talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkum edeceği- Yasanın bu hükmünün, emredici nitelikte bir düzenleme olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği-
İhalenin feshi istemini, inceleme görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu- Görevsizlik kararı ile dosyanın re'sen görevli olduğunu belirttiği mahkemeye gönderilmesi yönünde hüküm tesisi gerekirken sadece mahkemenin görevsizliğine ve görevli mahkemenin tayinine karar verilmesi ile yetinilmesinin isabetsiz olduğu-
İcra takibin türü ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olup, borçlulara 6 örnek icra emri gönderildiği, icra dosyasında borçluların, hesap kat ihtarının borçlulara usulüne uygun tebliğ edilmediği, kat ihtarındaki istemi aşar şekilde takip başlatıldığı gerekçesiyle takibin iptalini talep ettiği, talebin niteliği itibariyle İİK'nın 16-18. maddeleri kapsamında şikayet olduğu 16.02.2023 tarihinde karar verildiği ihale tarihinin 28.04.2022 tarihi olduğu, ihale tarihinde dosyada karar verilmediği dolayısıyla istinaf talebinde bulunulmadığı görülmekle İİK’nın 363/son maddesinin uygulama yeri olmadığından ihalenin feshine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-