Sağlık kurulu raporunda klinik ve radyolojik olarak 16 yaş sonlarında olduğunun bildirildiği, dinlenen tanığın da adı geçenin 1998 yılının ocak ayında doğduğunu beyan ettiği anlaşıldığından; mahkemece, küçüğün doğum tarihinin sağlık kurulu raporu esas alınarak, kardeşlerinin doğum tarihleri ile de çelişmeyecek biçimde düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği-
Doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen küçüğün yaşının tespiti için tam teşekküllü bir hastaneye sevki sağlanarak düzenlenecek sağlık kurulu raporu ve varsa tanıklarının da beyanı alındıktan sonra oluşacak kanaate göre bir karar verilmesi gerektiği-
Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydının düzeltilemeyeceği ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamayacağı ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltileceği ve kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesinin anlaşılacağı- Kayıt düzeltilmesinin, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesi anlamına geldiği; bu davanın uygulamada nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak adlandırıldığı- Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, resmi kayıt ve belgelere başvurulabileceği gibi, tanık dahil her türlü delile de başvurulabileceği-
Doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin davalar diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre ve diğer kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar vermek zorunda olduğu-
Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu gözetilerek, mahkemece salt taraf ve tanık beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiği-
Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu dikkate alınarak salt taraf beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiği-
Nüfus kayıtlarında düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan, somut olayda mahkemece taraflar ve tanık beyanları ile yetinilmeyip, iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği-
Tanıma işleminin yapıldığı tarihte ve küçüğün doğum tarihi itibariyle annenin evli olduğu, bu evlilik içinde doğan çocuğun da babasının koca olacağı ve üçüncü kişinin çocuğu tanımasının mümkün olmadığı-
Mükerrer kaydın iptalinden dolayı hukukları etkilenecek olan mirasçılar ile sağ annenin davalı sıfatı ile davaya dahil edilerek gösterdikleri delillerin toplanıp oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerektiği-
İlgililerin, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme ve tespit davası açmak hak ve yetkisine sahip oldukları; nüfus kayıtlarındaki maddi hataların ancak dayanak belgesinde bulunduğu halde kütüklere hatalı veya eksik olarak tescil edilen, hiç yazılmayan veya mükerrer kayıtlarla ilgili olanların nüfus idaresince düzeltilmesinin veya tamamlanmasının mümkün olduğu; kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydının düzeltilemeyeceği kayıtların anlamı ile taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhlerin konulamayacağı-