Miras hakkı etkilenenlerin, nüfus kayıtlarının düzeltilmesini istemelerinde hukuki yararlarının dolayısıyla aktif husumet ehliyetlerinin bulunduğu-
Nüfus kayıtlarındaki düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu; bu nedenle, mahkemece salt taraflar ve tanık beyanları ile yetinilmeyip bu iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiği-
Doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin davalar diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği sonuçlara göre karar vermek zorunda olduğu- 25 yaşından sonra tıbben yaş tespitinin yapılamayacağı Yargıtay uygulamalarında tespit edilmiş ise de, dosyada mevcut diploma suretinin incelenmesinden, davacının nüfusta kayıtlı doğum tarihine göre 8 yaşında iken ilkokul diploması almaya hak kazandığı görülmekte, bunun ise hayatın olağan akışı ile bağdaşmayacağı-
Nüfus kaydında kardeşleri olarak görünen kişilerin açık nüfus kayıtlarının ilgili nüfus müdürlüğünden getirtilerek yöntemince davalı sıfatı ile davaya dahil edilmeleri, ölmüş olmaları halinde mirasçılarının davaya dahili sağlanması gerektiği- Suriye Cerablus'daki anne-baba kardeş kayıtları ile varsa tescil dayanağı belgeler getirtilip incelenip karar verilmesi gerektiği-
Davacının babası H.nın ölümü üzerine nüfus kaydının kapatıldığı, davacının babasının ..... olduğunun tespiti ile yetinilmesi gerekirken kapalı kayıt üzerinde işlem yapılamayacağı dikkate alınmadan düzeltme kararı verilmesinin hatalı olduğu-
Soybağını ilgilendiren nüfus kaydının düzeltilmesi davasında, davacının babası olduğu ileri sürülen kişinin ölü olup olmadığının araştırılması sağ ise davaya dahil edilmesi, ölü ise ve varsa mirasçılık belgesi temin edilerek mirasçılarının bu davanın sonucundan hukuklarının etkileneceği gözetilerek davalı sıfatı ile davaya katılmaları gerektiği- Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması hususunun kamu düzeni ile yakından ilgili olduğu- Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan hakimin re'sen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahip olduğu-
Nüfus kaydının düzeltilmesi davasının, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davası olduğu ve böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüşmeyeceği- Nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılacağı-
Hatalı nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin davanın, kamu düzenini yakından ilgilendirdiğinden, hâkimin maddi olguları re’sen araştıracağı, kanıtları serbestçe takdir edeceği ve bu davaların, her türlü kanıtla ispatlanabileceği-
Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin başvurunun, vekil eliyle yapılan durumlarda vekilin vekaletnamesinde bu konuda özel yetkinin bulunması gerektiği- Hastaneden alınan raporda, davacının yaşının 22-25 yaş aralığında olduğu belirtilmiş olup, söz konusu rapor tanık beyanları ve resmi belge niteliğindeki İlkokulu Müdürlüğünün yazısına aykırı olduğundan sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için; mahkemece, davacının önceki raporla birlikte bir Eğitim Araştırma Hastanesine sevk edilerek yeniden rapor aldırıldıktan sonra belirlenmesi gerektiği-
Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması hususunun kamu düzeni ile yakından ilgili olduğu- Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan hakimin re'sen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahip olduğu-