Borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebileceği (İİK. mad. 71/1)- İtfa itirazının, İİK.nun 71/1. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanmasının zorunlu olduğu- Alacaklının, tasfiye sözleşmesi yapıldığına dair kabul beyanı bulunmamakta ise de, borçlunun dava dilekçesinde, ibra sözleşmesinin maddelerine atıfta bulunduğu, dilekçenin deliller kısmında ve temyiz dilekçesinde yine bila tarihli tasfiye ve ibra sözleşmesine dayandığı görüldüğünden, uyuşmazlığın çözümünde görevli olan icra mahkemesince, tarafların beyan ve belgeleri sorularak, tarafların gösterdikleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, ihtilafın çözümünde genel mahkemelerin görevli olduğu, uyuşmazlığın icra hukuk mahkemesinde incelenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddi yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Haciz talebi ile yenileme işleminin, takibin devamını sağlamaya yönelik işlemler olduğu ve talep tarihleri itibariyle zamanaşımının kesileceği- Borçlular adına kayıtlı araçların icra dairesince sorgulanması talebinin ise, takip işlemi olmadığından, zamanaşımını kesmeyeceği, alacaklı, sadece sorgu talebinde bulunmuş olup, ayrıca haciz talebinde bulunmadığından ve bu durumda takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak takibin 3 yıldan fazla işlemsiz bırakıldığı anlaşıldığından borçlular hakkında zamanaşımının gerçekleştiği-
Borçlunun "borcunun kalmadığı"nı ileri sürerek yaptığı başvurunun İİK. mad. 71 uyarınca "itfa" itirazı olduğu, alacaklı vekilinin sonraki beyanıyla "takip konusu borcun takip tarihinden sonra ödendiği" anlaşıldığından, takibin iptaline dair verilen kararının onanması gerektiği-
Bir alacağın ilama bağlanmış olması halinde takas ve mahsuba konu edileceği, takas ve mahsup yapılabilmesi için ilamın kesinleşmesinin aranmadığı- İlama dayalı takas itirazının icra mahkemesinde her zaman ileri sürülebileceği- Takas talebinin alacaklıya ulaştığı anda geriye yönelik olarak hukuki sonuç meydana getireceğinin kabulü gerektiği- Mahkemece; şikayetçi borçluların borçlu oldukları icra dosyası borcunun, takas hakkının doğduğu tarih (icra takibinin dayanağı ilamdaki kararının ilam tarihi) esas alınarak hesaplanması ve buna göre, dosya borcunun, icra dosyasındaki icra takibine konu ilama dayalı alacaktan mahsup edilip edilmediği, takas ve mahsuptan sonra bakiye alacak bulunup bulunmadığının bilirkişi marifeti ile saptanması gerektiği-
İcra takibinin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazının süreye tabi olmadığı-
Çekin sol alt köşesinde yazılı ''0480-Kozluk-Batman'' ibaresi muhatap banka şubesinin bulunduğu yer olup, muhatap bankayı gösteren ibarenin, keşide yeri olarak kabulüne imkan olmadığı, bu durumda, takip dayanağı çekte keşide yeri unsuru bulunmadığından, anılan belgenin kambiyo senedi vasfı taşımadığı, dolayısıyla, dayanak belge çek niteliğinde olmayıp, adi senet hükmünde bulunduğundan bu belge, 6098 Sayılı TBK.'nun 146. maddesinde (mülga 818 sayılı BK.'nun 125. maddesi) düzenlenen on yıllık zamanaşımına tâbi olup, söz konusu adi senetteki alacak ile ilgili olarak on yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı-
İflas erteleme tedbir kararı ile takiplerin engellenmesine dair verilen kararın zamanaşımı sürelerini keseceği-
Takip dayanağı çekte keşide yerinin “T.Reis” şeklinde yazıldığı, bu durumda, keşide yerinin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek açıklıkta yer almadığının görüldüğü, sözü edilen kısaltmanın, herhangi bir tereddüde meydan vermeyecek şekilde bir idari birimi göstermediğinden keşide yeri olarak kabulünün mümkün olmadığı, bu durumda, takip dayanağı çekte keşide yeri unsuru bulunmadığından anılan belgenin kambiyo senedi vasfı taşımadığı- Kambiyo senedi niteliği bulunmayan bu senet ile başlatılıp kesinleşen takipte, İİK'nun 71/2. maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresinin 6762 sayılı TTK.nun 726. maddesine göre hesaplanamayacağı-
Borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebileceği-
Mahkemece, takip borçlusunca icra dairesine yapılan ödemeler değerlendirilerek, itfa itirazı yönünden, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi dikkate alınmak suretiyle, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılıp Yargıtay denetimine elverişli rapor aldırılarak, icra takip dosyasında fazla ödenen bir paranın olup olmadığı tespit edildikten sonra şartları oluşmuş ise icranın geri bırakılması ile varsa fazla ödemenin borçluya iade edilmesine karar verilmesi gerekeceği-