İcra dosyasında, en son yapılan işlem tarihinden, yenileme talep tarihine kadar 10 yıl 2 ay 20 gün geçmiş olup, bu süre içinde zamanaşımını kesen nitelikte takip işlemi yapılmadığından, takipte zamanaşımının gerçekleştiği, o halde, mahkemece, borçlunun zamanaşımı şikayetinin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
İİK. mad. 78 gereğince, alacaklı, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde haciz talebinde bulunduğuna göre, takibin yenilenmesine ve yenileme harcı ödenmesine gerek bulunmadığı- Mahkemece; borçlunun İİK.mad. 71 ve 33/a uyarınca, icranın geri bırakılması isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Takas talebinin alacaklıya ulaştığı anda geriye yönelik olarak hukuki sonuç meydana getireceğinin kabulü gerekeceği- İlama dayalı takas itirazının icra mahkemesinde her zaman ileri sürülebileceği-
Kambiyo senedi vasfını taşımayan adi havale hükmündeki belge ile başlatılıp kesinleşen takipte, İİK'nun 71/2. maddesi gereğince işleyecek zamanaşımı süresinin, TTK'nun 726. maddesine göre hesaplanamayacağı, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi kesinleştiğine göre, olayda uygulanması gereken 818 s. BK'nun 125. maddesi uyarınca, dayanak belge yönünden zamanaşımı süresi on yıl olup, somut olayda bu sürenin dolmadığı belirlendiğinden, mahkemece, 818 sayılı BK'nun 125. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından istemin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesince hükmolunan yargılama giderinin neden ibaret olduğunun açıklanarak buna göre karar verilmesi gerektiği-
Vekalet ilişkisi iflasın açılması ile kendiliğinden son bulacağından, iflas kararından önce vekalet verilen vekil tarafından müflis şirket adına bulunan şikayette, müflis şirket vekilinin şikayetinin iflas idaresine bildirilerek icazet verilip verilmeyeceğinin sorulması gerektiği-
İcra takibinin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi nedeni ile icranın geri bırakılmasına yönelik "zamanaşımı itirazı"nın süreye bağlı olmaksızın yapılabileceği-
12. HD. 21.02.2017 T. E: 2016/11142, K: 2338-
Keşide yerinin, hiçbir duraksamaya meydan vermeyecek şekilde anlaşılabilir olması koşulu ile kısaltılmış olarak senede/çeke yazılabileceği; “Ant” şeklinde kısaltmanın bu nitelikte olmadığı- Kambiyo senedi niteliği bulunmayan bu senetlerle başlatılıp kesinleşen takipte, İİK'nun 71/2. maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresinin, 6762 s. TTK'nun 726. maddesine göre hesaplanamayacağı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin kesinleşmesinin de bu durumu değiştirmeyeceği, zamanaşımı süresinin, 818 s. BK.nun 125. maddesi uyarınca on yıl olup, şikayete konu takipte on yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından borçlunun zamanaşımı şikayetinin reddine karar verilmesi gerektiği-
Murisin vefatından evvel takibe itiraz etmediği, takibin kesinleştiği, mirasçıların da murise yapılan tebligatlara dair süresinde şikayetlerinin olmadığı anlaşıldığından, mahkemece imzaya itiraza ilişkin başvurunun reddi gerekirken, takip konusu bonoda ıslak imza olmadığından senedin kambiyo vasfında olmadığı gerekçesi ile takibin iptali yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu- Fiil ehliyetinin mahkemece re'sen dikkate alınmasının zorunlu olduğu ve taraflarca da süresiz şikayet konusu yapılabileceği- Borçlunun vefatı ile mirasçısının, "senedin düzenlendiği tarihten evvel dahi borçlunun ehliyetsiz olduğunu" belirterek "takibin iptalini" talep ettiği görüldüğünden, mahkemece, keşideci murisin bononun tanzim tarihi itibariyle fiil ehliyetine engel bir akıl hastalığının olup olmadığının araştırılması gerektiği-