TTK.'nun 726. maddesini değiştiren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde zamanaşımı süresinin 6 ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise 3 yıl olduğu- TTK.'nun 662. maddesinde zamanaşımını kesen sebeplerden davadan  maksatın eda davaları olduğu, bu nitelikte olmayan (İstihkak, izale-i şuyu, kıymet takdirine itiraz, senet iptali, tasarrufun iptali vb.) davaların zamanaşımını kesmeyeceği-
İflasın ertelenmesine karar verilmesi üzerine, borçlu aleyhine yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takibin yapılamayacağı, evvelce başlamış olan takiplerin duracağı, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren sürelerin işlemeyeceği- İflasın ertelenmesine dair kararın "Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nin 2011/845 Esas 2011/254 Karar sayılı" ve "13/09/2011" tarihli ilamıyla bozulmasından sonra karar düzeltme isteminin reddedildiği 30.04.2012 günü itibariyle bozma kararının kesinleştiği anlaşıldığından bu haliyle borçlu şirketin iflasının ertelenmesi kararı ile başlayan zamanaşımı süresinin durmasının, bozma ilamının kesinleşme tarihi olan 30.04.2012 günü sona erdiği, bozma ilâmının kesinleştiği tarihten şikayet tarihi olan 10.05.2013 tarihine kadar alacaklı tarafından takibin devamını sağlayıcı nitelikte bir işlem yapılmadığından altı aylık zamanaşımı süresinin dolduğu-
Takip dayanağı bonoda 6102 Sayılı Kanunun 778(1) maddesi  göndermesi ile aynı  Kanunun 750. maddesinde zaman aşımını kesen sebepler sayılmış, dava açılmasının zaman aşımını keseceği, 6102 Sayılı Kanunun 778(1) maddesi göndermesi ile aynı kanunun 751. maddesine göre müruru zamanı kesen muamele her kim hakkında vaki olmuşsa ancak ona karşı hüküm ifade edeceği, o halde, borçlu lehdar-ciranta E.N.Y. hakkında 17.7.2007 tarihinde yapılan  işlemden sonra 27.09.2010 tarihine kadar hiçbir işlem yapılmadığından, 6102 Sayılı Kanunun 749(2) maddesi 1 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olup, mahkemece İİK'nun 170/b maddesi yollaması ile uygulanması gereken aynı kanunun 71/2 ve 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği -
Borçlu tarafından açılan menfi tespit davasının şikayete konu icra dosyasına konu icra takibini de kapsadığı anlaşıldığından, eksik harcın tamamlanması için davacı tarafa süre verilerek harcın tamamlanması da mümkün olup ticaret mahkemesince icra mahkemesine hitaben yazılan yazıda aksi yönde görüş belirtilmesinin sonuca etkisi bulunmadığından, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ait İİK.nun 71.maddesi kapsamında itfa itirazı olduğundan, mahkemece anılan madde uyarınca inceleme yapılıp oluşacak sonuca göre kısmen ya da tamamen icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği -
Bonoyu düzenleyen keşideciye karşı başlatılacak takiplerde zamanaşımı süresinin, vadeden itibaren 3 yıldır, hamilin cirantayı takip etmesi halinde zamanaşımı süresinin 1 yıl olduğu- İcra takip dosyasında zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığından mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun başvurusu zamanaşımı şikayetine ilişkin olup, daha önceki zamanaşımı şikayetinin başvuru tarihine kadar geçen süre yönünden kesin hüküm sözkonusu olduğundan, anılan tarihler bakımından şikayetin kesin hüküm nedeniyle reddi gerekeceği ve mahkemece, icra mahkemesine başvuru tarihinden, temyize konu dosyadaki başvuru tarihine kadar geçen süre yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Eldeki ödeme itirazı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ait olmakla itirazın yasal dayanağı İİK'nun 71. maddesi olup itiraz süreye tabi olmayacağı, şikayet konusu  yapılan itfa itirazı yönünden HMK'nun 303. maddesi anlamında kesin hüküm niteliğini taşımayacağı -
Ödeme emri tebliğ üzerine takipten önce uygulanan ve takipten sonrası için de uygulanması istenen %144 temerrüt faiz oranına borçlu tarafından yasal süresinde itiraz edilmediği, bu durumda takipten önce %144 oranı üzerinden hesaplanan işlemiş faiz miktarının kesinleştiği- Mahkemece, denetime elverişli bilirkişi incelemesi yaptırılarak borçlunun ödeme iddiasının incelenip, işleyecek faiz yönünden de takip dayanağı kredi sözleşmelerinin temerrüt faiz oranlarının tespiti ile yenileme emrinde hesaplanan borç miktarının doğruluğu denetlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği- İİK 16, 71
Taleplerin İİK'nun 71. maddesine dayalı, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı olduğu durumda, bu talebin süreye tabi olmadığı-