Çekin keşide tarihi 25/11/2009 olup, ibraz süresinin bitim tarihi 6273 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girmesinden önce olduğundan, anılan çeke (6) aylık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekeceği, takip dosyasında 25/01/2012 - 26/02/2013 ve 16/07/2013 - 27/05/2014 tarihleri arasında alacaklı tarafından zamanaşımını keser nitelikte hiçbir işlem yapılmadığı ve takipte altı aylık zamanaşımı süresinin geçtiği görüldüğünden, mahkemece zamanaşımı şikayetinin kabulü ile İİK'nun 71/2 ve 33a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Tanzim yeri yazılmamış olan bononun kambiyo senedi niteliğinde senet olmayıp, adi senet olduğu, bu senede genel zamanaşımı süresi olan on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı-
Tanzim yeri yazılmamış olan bononun kambiyo senedi niteliğinde senet olmayıp, adi senet olduğu ve bu senede genel zamanaşımı süresi olan on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı-
Türk Ticaret Kanunun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış olan zaman aşımı süreleri ile hak düşürücü sürelerin önceki kanuna tabi olduğu– Zaman aşımının dolmasından sonra açılan menfi tespit davasının zaman aşımını durdurmayacağı-
Çekler yönünden zamanaşımı süresinin başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise o yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanması gerekeceği; çekler hakkındaki zamanaşımı süresi ibraz süresinin bitmesi ile başlayacağından, “çekin ibraz süresinin sona erdiği tarihte” geçerli olan zamanaşımı süresinin nazara alınması gerekeceği-
İİK mad. 71 çerçevesinde takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazının incelenmesi için mahkemece duruşma açılıp taraf teşkilinin sağlanması gerekeceği- Takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazının süreye tabi olmadığı-
Borçlunun, dosya borcunun ödendiğini ileri sürerek hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddedilmesi üzerine, memurluk kararının iptali ile belediyelerdeki alacakları üzerine konulan hacizlerin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine yaptığı başvuruda, şikayet tarihine kadar ki, borç ödemelerinin esas alınması gerektiği- Yapılan ilk ödeme tarihine kadar, alacağa işleyecek faizden, TBK'nun 100. maddesi gereği, öncelikle faiz kaynaklı alacağın düşülmesi ve bu hesaplamanın her bir ödeme tarihine göre ayrı ayrı yapılması gerektiği halde, dönemsel ödemeler yapıldığı gözetilmeksizin ve alacaklının alacağına faiz işletilmeden hesaplama yapılmasının hatalı olduğu-
Takibin kesinleşmesinden sonraki ödemeye ilişkin itfa itirazının süreye tabi olmadığı-
Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi halinde mahkemece “takibin iptaline” değil “icranın geri bırakılmasına” karar verilmesi gerekeceği-
Takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin “zamanaşımı şikayeti”nin (kanımızca; “zamanaşımı itirazı”nın) süreye bağlı olmadığı-