Dosyada mevcut banka yazı cevaplarına göre, işletme kredisi veren bankaların fiilen uyguladıkları faiz oranları esas alınarak yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı ipoteğin kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olup HGK'nun 27.03.1971 tarih 1969/ İc.-İf. Esas, 542 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere ilam niteliğinde olduğu, bu takibe ilişkin itiraz ve şikayetler hakkında ilamlı takibe ilişkin hükümlerin uygulanacağı ve bu durumda ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibin her icra dairesinden talep olunabileceği-
Borçlu, işlemiş faiz oranı ve miktarının yanısıra takip tarihinden sonra talep edilen faiz oranına ilişkin olarak da başvuruda bulunduğundan, İcra Mahkemesince bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin hatalı olduğu-
İcra mahkemesince haczin öğrenilme tarihi araştırılarak bu tarih esas alınıp şikayetin süresinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerektiği-
Borçlu vekilinin diğer şikayetlerinin yanında ilamın eda hükmü içermemesi nedeniyle takibin iptali yönünde de şikayeti bulunduğu halde, mahkemece, bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmediğinden, kararın borçlu lehine bozulması gerektiği-
Muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkin ilamlar ile buna bağlı eklentilerin kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği-
Davanın reddine rağmen yargılama gideri olan vekalet ücretinin davalıya yüklendiği, bu maddi hata dayanak ilamın temyizinde ileri sürülebilecek ve düzeltilebileceğinden, bu haliyle ilama aykırı takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takibin dayanağı ara karar ilam olmadığı gibi İİK'nun 38. maddesinde yazılı ilam niteliğindeki belgelerden de olmadığından, bu nedenle genel haciz yolu ile takibe konu edilebilir ise de; ilam niteliğinde olmayan ara karara dayanılarak ilamlı takip yapılamayacağından, mahkemece, borçlu vekilinin ara karar ile ilamlı takip yapılamayacağı şikayetinin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-