Taraf ehliyeti olmayanların talebi üzerine veya taraf ehliyeti olmayanlara karşı başlamış veya devam edilmiş icra takipleri ve takip işlemlerinin geçersiz olacağı ve bu hususun süresiz şikayet yoluyla her zaman ileri sürülebileceği-
İcra takibinin bir belgeye dayanması halinde, belgenin tasdikli bir örneğinin ödeme emrine eklenerek gönderilmesi İİK.nun 61/1.maddesinin öngördüğü yasal bir zorunluluk olduğundan borçlunun bu yöne ilişkin başvurusunun İİK.nun 16.maddesi kapsamında şikayet olduğu-
Alacaklı şikayete sebebiyet vermediği halde mahkemece, aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmolunması isabetsiz olup bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'nun 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerektiği-
Genel haciz yoluyla başlatılan takipte alacaklı, şikayet yoluyla takibin kendisi yönünden iptalini talep etmiş olup, takibin davacı yönünden iptaline karar verilmiş ise de doğru takip dosyası aynı müdürlüğe ait başka bir esasa kayıtlı dosya olup, mahkeme kararının bu nedenle düzeltilerek onanması gerekeceği-
Kural olarak, ilamda faize hükmedilmemişse, kesinleşmeden infazı istenemeyecek ilamlar hariç, karar tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğinden, bankanın sorumlu olduğu borcun, ilamın karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte hesaplanarak belirlenmesi yönündeki şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, şikayetin reddi ile davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden 245 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine karar verilmiş ise de; karar başlığında davalı olarak gösterilen temlik alacaklısı şikayet dilekçesinde taraf olarak belirtilmediği gibi şikayet dilekçesi kendisine ya da vekiline tebliğ edilmediği, şikayet dilekçesine cevap vermek sureti ile de yargılamaya dahil olmadığı, bu durumda temlik alacaklısı lehine 245 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Kamulaştırmasız el atmaya ilişkin ilam tarihi 23.01.2013 olup, ilam tarihi itibariyle yürürlükte olan 5999 sayılı Kanun'un Geçici 6.maddesine göre alacağın doğumuna sebep olan idare eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmadığından,borçlu İdare'nin haczi kabil malvarlığı üzerine haciz konulması mümkün olduğu,mahkemece, Kamulaştırma Yasası’na dayalı haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verileceği-
Kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylem 1983 yılından sonra olduğundan, borçlu idare'nin haczi kabil mal varlığı üzerine haciz konulmasının mümkün olduğu-
Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminatlara ilişkin ilamların, icra takibine konu edilmesi halinde, elatma tarihi 09.10.1956 tarih ile 04.11.1983 tarihi arasında ise; takibe konu ilamın 5999 sayılı Yasa'nın 1.maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Geçici 6. maddesinin yürürlüğe girdiği 30.06.2010 tarihinden önce olması durumunda İdarenin mal, hak ve alacaklarının haczedilebileceği, ilam tarihi 30.06.2010 tarihinden sonra ise İdarenin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceğinin kabulü gerekeceği, ilam tarihi 23.01.2013 olup, kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğundan borçlu İdare'nin haczi kabil mal varlığı üzerine haciz konulmasının mümkün olduğu-
Kamulaştırmasız elatmadan kaynaklanan tazminatlara ilişkin ilamların icra takibine konu edilmesi halinde, elatma tarihi 09.10.1956 tarih ile 04.11.1983 tarihi arasında ise; takibe konu ilamın 5999 sayılı Yasa'nın 1. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Geçici 6. maddesinin yürürlüğe girdiği 30.06.2010 tarihinden önce olması durumunda idarenin mal, hak ve alacaklarının haczedilebileceği, ilam tarihi 30.06.2010 tarihinden sonra ise İdarenin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceğinin kabulü gerekeceği, ilam tarihi 16.10.2012 olup,kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylem 1983 yılından sonra olduğundan, borçlu İdare'nin haczi kabil malvarlığı üzerine haciz konulmasının mümkün olduğu-