İçerik Akışı

İcra ve İflâs Hukukuna İlişkin 'Makale ve İnceleme Yazıları', 'Hukuki Mütalâalar' ve Yüksek Mahkemenin Önemli İçtihatları (Ücretsiz Kitap Duyurusu)

Sevgili Meslektaşlarıma...

Taksitle ödeme sözleşmesi - Satış isteme süresi - İhtiyati haciz - Kesin haciz

Taksitle ödeme sözleşmesinin devamı müddetince satış isteme sürelerinin işlemeyeceği- Taksitle ödeme sözleşmesinin yapıldığı tarihte satış isteme süresinin duracağı- Haciz tarihinde yürürlükte bulunan yasa gereğince satış isteme süresinin 2 yıl olduğu, ihtiyati haczin kesin hacze dönüştüğü tarihrihten taksitle ödeme sözleşmesinin yapıldığı tarihe kadar 6 ay 9 günlük bir satış isteme süresinin işlediği, geriye 1 yıl 5 ay 21 günlük sürenin kaldığı- Taksitle ödeme taahhüdünün ihlal edildiği tarihten itibaren kalan sürenin işlemeye devam edeceği, bu durumda mahkemece taksitle ödeme taahhüdünün ihlal edildiği tarihin araştırılarak satış talebinin süresinde olup olmadığı tespit edilerek karar verilmesi gerektiği-

İhtiyari arabuluculuk - Arabulucunun aydınlatma yükümlülüğü - Arabuluculuk anlaşma belgesi tutanağı - Arabuluculuk son tutanağı -

İhtiyarı arabuluculukta arabulucunun arabuluculuk faaliyetinin başında tarafları; arabuluculuğun esasları, süreci ve sonuçları hakkında aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmediği ve arabuluculuk anlaşma tutanağının niteliği ve hukuki sonuçları hakkında taraflara gerekli açıklamaları yapmadığı - Aynı zamanda "ihtiyari arabuluculukta arabuluculuk anlaşma belgesi-tutanağı" ve "ihtiyari arabuluculukta son tutanak" başlıklı belgelerde çelişkili ifadelerin bulunduğu - Bu hâlde arabuluculuk görüşmeleri usulüne uygun olarak yerine getirilmediğinden geçerli bir anlaşma belgesi bulunduğunun ve anlaşılan konularda dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-

İtirazın iptali davası -Hak düşürücü süre - Arabuluculuk anlaşamama tutanağı - İtirazın tebliği

İtirazın iptali davasının, itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde açılması gerektiği (İİK m. 67/1)- Borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğ edilmediği bir durumda, zorunlu arabuluculuğa başvurulmuş ise dava açmak için Kanunda öngörülen bir yıllık hak düşürücü sürenin yine itirazın davacı- alacaklıya tebliğ edildiği tarihten itibaren başlayacağı, hak düşürücü sürenin arabuluculuk anlaşma tutanağının imza tarihinden itibaren başlamayacağı-

Telif hakkı- İzinsiz baskı- Mali hak devri sözleşmesi

Telif hakkına yapılan tecavüzün önlenmesi, maddi manevi tazminat istemlerine ilişkin davada; davacının delil olarak dayanılan taahhütnamenin izinsiz baskı yapılamayacağı şartını içeren bir sözleşme olduğu ancak geçerli bir mali hak devri sözleşmesi olmadığı; davacının basım ve yayımına izni bulunan ciltlerin taraflar arasındaki anlaşmadan daha fazla basılarak mali haklarının ihlal edildiği hususunu ispatlaması gerektiği- Mahkemece davalının belirlenen miktarın üzerinde baskı yapıp yapmadığı alınan bandrol sayısı ve davacı delilleri ile birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği ve davacının izni hilafında, tarafların yazılı olmayan anlaşma süreleri dışında (yaklaşık 2012 yılı sonrasında yapılan basımlar) veye anlaşma kapsamında olmayan ciltler bünyesinde davalının soruları bastırdığı iddialarına ilişkin değerlendirmede de davalının dava konusu soruları davacı izni hilafında kullanıp kullanmadığı denetlenerek karar verilmesi gerektiği-

Arabuluculuk - Görevsizlik kararı -Tüketici mahkemesi - Kesin süre - Dava şartı yokluğu-

Davacı tarafça Asliye Hukuk Mahkemesine dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı ve tüketici mahkemesine verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine görevli mahkemece 1 haftalık süre verilmesine karşın davacı tarafça arabuluculuk başvurusunun yapılmadığı- Davacı süre verilirse arabuluculuk faaliyetine müracaatta bulunabileceklerine ilişkin beyanda bulunmuşsa da, görevli mahkemece 1 haftalık süre verilmesine karşın davacı tarafça arabuluculuk başvurusunun yapılmadığının anlaşıldığı- Arabuluculuğa başvurulmadan dava açılması durumunda davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği-

Hükmün tamamlanması- Hükmün tashihi- Ek karar- Faiz süresinin aylık olarak belirtilmesi-

Davacı vekilinin hükümde faiz süresinin “aylık” olarak belirtilmesine yönelik talebinin "hükmün tamamlanması" istemine ilişkin olduğu ve davacı vekilinin talebinin kabul edilmesi gerektiği-

Mevduat sahiplerine ait kişisel verilerin korunması- Şifre bilgilerinin 3.kişilerce ele geçirilmesi- Bankanın özen yükümlülüğü-

Mahkemece alınan bilirkişi raporunun alanında uzman bilirkişi tarafından düzenlenmemiş olup dosya içeriği itibariyle yeterli olmadığı, raporda bankanın internet bankacılığı yönünden kusurunun olmadığı belirtilmiş ise de bankanın mevduat sahiplerine ait kişisel verilerin yer aldığı bilgilerin korunması ve 3 üncü kişilerin eline geçmesinin önlenmesi bakımından gerekli önlemlerin alınması gerekeceği- Mahkemece internet bankacılığı yönünden uzman bilirkişi, bilişim uzmanı ve elektronik mühendisi bilirkişilerden oluşan 3 kişilik heyetten rapor alınarak bankanın şifre bilgilerinin 3 üncü kişilerce ele geçirilmesini önleyecek güvenlik mekanizması oluşturup oluşturmadığı, bu anlamda üst derece güvenlik sağlayan elektronik imza, akıllı anahtar gibi söz konusu işlemlerin şüpheli olarak tespitini sağlayacak bir mekanizma kurup kurmadığı, davacının hesabındaki paranın 3 üncü kişilerce ele geçirilmesini önlemede özen yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği hususlarının bankanın sorumluluk ve kusur durumu tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-

Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle kiracının TBK m.138 uyarınca uyarlama istemi-

Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle alınan idari yasak ve tedbirlerin etkin olduğu dönemle sınırlı olmak üzere, davacı kiracının TBK m.138 uyarınca uyarlamaya dayalı olarak kira bedelinin tenzili talepli dava açmakta haklı bulunduğu ve makul, hakkaniyete uygun bir kira bedelinin belirlenmesi gerektiği- "Kira bedelinin davalı tarafından sembolik olarak belirlenmesi, yasal düzenlemeler ile belediye tarafından kiralanan işyerleri bakımından kira bedeli ödemelerinin ertelendiği, boş kalan dükkânlar yönünden kira bedelinin tahsil edilmeyeceği hükmü getirildiğinde somut olay bakımından uyarlama şartlarının oluşmadığı"na ilişkin karşı görüşün kabul edilmediği-

Senedin ihdas nedeninin talili-

Cumhuriyet Başsavcılığındaki ifadesinde "dava konusu olan senedi, amcası olan muristen birlikte yaptığı inşaat işleri nedeniyle verdiği hizmet karşılığı alacağına binaen aldığını" beyan eden lehtarın, senedin "nakten" yazılı ihdas nedenini "malen" olarak talil etmiş olmayacağı-