İİK.nun 72/4. maddesinde kabul edilen icra tazminatına hükmedilmenin, temerrüt nedeniyle ana paraya faiz yürütülmesine engel teşkil etmemesi gerekeceği-
«Olumsuz tesbit davası»nın reddine ve bu davaya karşı, davalı-alacaklı tarafından «aynı belgeye dayanarak» açılan «itirazın iptali davası»nın kabulüne karar verilmesi halinde, davalı-alacaklı vekili için tek bir «avukatlık ücreti»ne (ve davalı-alacaklı lehine bir kez «% 40 (şimdi %20) inkâr tazminatı»na) hükmedilebileceği–
«Hile», «bedelsizlik» ve «senedin kumar borcu karşılığı düzenlendiği» iddialarının birlikte (kademeli olarak) ileri sürülebileceği–
Senetteki tahrifatın, «senet düzenlendiği sırada borçlu tarafından yapıldığının» alacaklı tarafından kanıtlanması gerekeceği–
Bonoya dayalı takip konusu borcun, «çekle ödendiği» savunmasının davacı borçlu tarafından ayrıca bir belge ile kanıtlanması gerekeceği–
Dava konusu senedin «davacı-borçlunun lehtarı bulunduğu bononun ibraz edilmeden ödenmesi nedeniyle ve sözkonusu senedin geri verilmesini sağlamak amacı ile düzenlendiği»ni savunan davalının bu savunmasını kanıtlamak zorunda olduğu–
Hamile karşı açılan bedelsizliğe dayalı bono iptali davalarında T.T.K.nun 599. maddesi uyarınca; hamilin, senedi bile bile hileli-itilaf borçlunun zararına olarak devralması hali dışında-keşideciyle, lehdar arasındaki kişisel defiler hamile karşı ileri sürülemieyeceğinden, öncelikle lehdar açısından senedin karşılıksızlığının kanıtlanması zorunlu olup, bunun kanıtlanması halinde bu kez de davalı hamilin bu bedelsizliği bildiği halde sırf borçlunun zararına bir davranışla senedi devraldığının kanıtlanması gerekeceği-
Bedelsizlik iddiasıyla açılan menfi tespit davasında davacı borçlunun savcı önündeki ikrarının kendisini bağlayacağı-
Haciz tehdidi (baskısı) altında ödenen borç hakkında geri alma davası açılabileceği–
Senedin «boş» (açık) şekilde, «üçüncü kişiye teslim edilmek üzere kayınbiraderine verildiğini ve onun tarafından kötüniyetle kendi adına doldurulduğunu» iddia eden davacının, bu iddiasının tanıkla kanıtlanabileceği–
