Lehdar ve ciranta tarafından hâmile karşı açılan -kişisel def’ilere dayanan- olumsuz tesbit davasında, TTK. mad. 599 (şimdi; Yeni TTK. mad. 687) uyarınca, «hâmilin kötüniyetli olduğu» konusunda tanık dinlenemeyeceği (Ancak, keşideci tarafından, hâmil aleyhine açılan davalarda -kötüniyet konusunda- tanık dinlenebileceği)–
Alıcıyı kandırarak ayıplı mal satan satıcının BK. 207/son’daki (şimdi; TBK. mad. 231/2) bir yıllık (şimdi; iki yıl) zamanaşımı süresinden faydalanamayacağı–
Adli Tıp’tan alınan raporda, «senetteki imzanın davacı-borçlunun elinin mahsulü olmadığı» tesbit edilmiş dahi olsa, borçlunun bile bile değişik imza attığını ileri süren alacaklının «senedin borçlu tarafından imzalandığını» tanık dinleterek kanıtlayabileceği–
BK’nun 182. maddesi uyarınca aksi kararlaştırılmadıkça alım-satım ilişkilerinde alıcı ile satıcının vecibelerini aynı anda yerine getirmelerinin esas olduğu–
Bonoda yer alan yetki kaydının, ciro yoluyla bonoyu elinde bulunduran hâmil (davalı alacaklıyı) da bağlayacağı–
Davalıya «delillerini ibraz etmesi için» verilen on günlük süre içinde davalının delillerini ibraz etmemesinden sonra davacının davasından feragat etmesi halinde, Av. Üc. Tarifesinin 6. maddesi uyarınca yarı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği–
Menfi davasında takibin durmasını ihtiyati tedbir yoluyla durdurmak ya da takipten icra veznesine yatırılan paranın alacaklısına ödenmemesi yolunda karar verilmesini sağlamak için gerekli teminatı yatırması şart ise de, haczedilen mallar alacağı karşılayacak miktarda ise ayrıca davacıdan teminat istemeye gerek bulunmayacağı-
Keşide yeri bulunmayan çek, çek niteliğinde sayılmazsa da «yazılı delil başlangıcı» sayılacağı–
Senet borçlusunun, senet lehtarı hakkında «senedin icraya konulmaması» için aldığı ihtiyati tedbir kararının, tahsil cirosuyla senede zilyet olan bankanın da takip yapmasını engellemeyeceği–