22. HD. 13.02.2019 T. E: 2018/13565, K: 3114-
22. HD. 13.02.2019 T. E: 2018/13561, K: 3110-
Gerek dava gerekse de ıslah dilekçesinde, alacakların “brüt” tutarda hüküm altına alınması talep edilmesine rağmen, İlk Derece Mahkemesince, ihbar tazminatı alacağı dışındaki ücret cinsinden alacakların “net” tutar üzerinden hüküm altına alınması suretiyle 6100 sayılı Kanun’un 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı hareket edilmesinin hatalı olduğu- Bahsi geçen aylık ücret alacağının brüt mü net mi olduğunun belirtilmediği, bu halde, davayı somutlaştırma yükümlülüğü karşısında, dava dilekçesinin “olaylar ve gerekçeli açıklamalar” başlıklı bölümünün “5” numaralı bendinde, toplam ödenmemiş aylık ücret alacağı olarak gösterilen tutarın net mi brüt mü olduğu hususunda davacı vekilinden beyanda bulunmasının istenilmesi gerekeceği, bu yönde bir işlem yapılmamasının 6100 sayılı Kanun’un 31. ve 194. maddesine aykırı olduğu-
HMK mad. 26 dikkate alındığında; fazla çalışma ve hafta tatili ücretlerinin bakımından talep edilen miktardan daha fazlasına hükmedilmiş olmasının hatalı olduğu-
22. HD. 13.02.2019 T. E: 2018/13560, K: 3109-
22. HD. 13.02.2019 T. E: 2018/13562, K: 3111-
Gerek dava gerekse de ıslah dilekçesinin talep sonuçlarında, tüm alacakların “brüt” tutarda hüküm altına alınmasının istenildiği, ilk derece mahkemesince, kıdem ve ihbar tazminatı alacakları dışındaki ücret cinsinden alacakların “net” tutar üzerinden hüküm altına alınması suretiyle 6100 sayılı Kanun’un 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı hareket edilmesinin hatalı olduğu- Davayı somutlaştırma yükümlülüğü karşısında, dava dilekçesinin “olaylar ve gerekçeli açıklamalar” başlıklı bölümünün “5” numaralı bendinde, toplam ödenmemiş aylık ücret alacağı olarak gösterilen tutarın net mi brüt mü olduğu hususunda davacı vekilinden beyanda bulunmasının istenilmesi gerekeceği, bu yönde bir işlem yapılmamasının, 6100 sayılı Kanun’un 31. ve 194. maddesine aykırı olduğu-
22. HD. 13.02.2019 T. E: 2018/13564, K: 3113-
Davacının ücret miktarı belirlenirken talebin aşılmasının hatalı olduğu- Tanık beyanları doğrultusunda davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı benimsenerek, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının kabulüne karar verilmesi karşısında, dosya kapsamında imzalı personel durum çizelgeleri bulunmakta olup, bu çizelgeler ile ilgili olarak herhangi bir değerlendirme yapılmadan tanık beyanlarına itibar edilerek hüküm kurulması isabetsiz olduğu-
HMK'nin 31. maddesi hükmü gereği hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü uyarınca, ilgili kooperatife yazı yazılarak, davalının üyelik ve ödemelerine ilişkin tüm evraklar getirtilip dosya arasına alınması, tasfiyeye konu mesken yönünden ödemelerin eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 01.01.2002 tarihinden sonrada devam edip etmediğinin netleştirilmesi ve oluşacak sonuç dairesinde, temyiz edenin sıfatı ve kazanılmış haklar da gözetilerek bir karar verilmesi gerekeceği- Davacı tarafın, dava dilekçesinde faiz talebi bulunmadığı halde lehine hükmedilen alacağa faiz işletilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-