Taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesinin usule aykırı olduğu-
Taleple bağlılık ilkesi ihlal edilerek, ilgili alacaklar bakımından davacının talebinin aşılması suretiyle hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
8. HD. 23.10.2018 T. E: 7113, K: 17831-
Davacı taraf, sadece sürekli işgücü kaybı nedeniyle maddi tazminat istemiyle dava açmış olmasına ve geçici işgöremezlikten kaynaklanan zarar giderim talebinde bulunmamasına rağmen; 6100 sayılı HMK'nun 26/1. maddesindeki taleple bağlılık ilkesinin ihlali suretiyle, 3 aylık geçici işgöremezlik tazminatının da hüküm altına alınmasının doğru olmadığı-
Davacı iddiasının kayıp-kaçak bedelinin alınması gerekenden fazla alındığı veya EPDK 'nın belirlediği tarifelere göre alınmadığına ilişkin olmayıp hiç alınmamasına ilişkin olduğu, bu nedenle ilgili dağıtım bölgesi tarifelerinin belirlenmesinde kullanılmak üzere EPDK tarafından belirlenen hedef kayıp-kaçak oranı üzerinden doğrudan hesaplama yapılmasının , EPDK' nın ilgili tarifeleri dikkate alınmamasının doğru olmadığı-
8. HD. 22.10.2018 T. E: 6218, K: 17614-
8. HD. 18.10.2018 T. E: 2016/10973, K: 17527-
Davacının, dava dilekçesinde belirtmiş olduğu miktara ilişkin beyanının kendisini bağladığı, buna göre mahkemece, taleple bağlılık ilkesi ve dava dilekçesi gözetilerek bir karar verilmesi gerekeceği-
HMK mad. 26 hükmü uyarınca hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup talepten fazlasına karar veremeyeceğinden, davacılar tarafından parselin bir kısmının tapu kaydının iptali talep edildiği halde parselin tamamının tapu kaydının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesi HMK mad. 26'ya açıkca aykırı olduğu-
Davacı vekilinin, dava dilekçesinde yalnızca taşınmaz satışı için tasarrufun iptali talebinde bulunmasına rağmen, ıslah dilekçesindeki talebi hakkında kabul kararı verilmiş olduğu dikkate alındığında, taleple bağlılık ilkesi gereği bu talebin ek dava açılması halinde ek davada değerlendirilmesi gerektiği, mahkemece talep aşılarak ıslah edilen kısım yönünden davanın kabulü ile davalı üçüncü kişinin aleyhine tazminata hükmedilmesinin bozma nedeni olduğu- Davalı üçüncü kişi aracın dördüncü kişiye satışından dolayı tazminata mahkum edilirken, satış tarihindeki değerinin belirlenmesinde konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması gerekirken Mali Müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan rapora göre karar verilmesinin hatalı olduğu-