Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davasında bononun alacağın varlığını tek başına kanıtlamaya yeterli olmadığı-
Dosya içeriğine göre şikâyet olunan tarafından şikâyetçiden evvel haciz konulduğu anlaşıldığından mahkemece bu nedenle şikâyetin reddine karar vermek gerekirse de; aynı sonuca farklı gerekçelerle ulaşması doğru değilse de sonucu itibarıyla doğru olan kararın gerekçesi değiştirilerek onanmasının gerekeceği-
Mahkemece, şikâyetçinin borçluya ait para üzerinde ihtiyaten haczi bulunduğu, şikayet olunanın ise haczinin kesin haciz olduğu, şikayetçiye ikinci sırada yer verilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Şikâyetçi vekilinin, taşınmaz üzerine müvekkili için konulan haczin dayanağının, taşınmaz sahipleri gerçek kişilerin şahsi ve ortağı olduğu şirkete ait vergi borçları olduğunu savunduğu, ancak, şikâyet olunanın hem gerçek kişi borçlulara hem de ortağı ve temsilcisi oldukları şirkete karşı sıra cetvelinde paylaşıma konu olabilecek şekilde takip yapıp yapmadığının, yapmış ise bunların tarihleri, bunlara istinaden konulan hacizler v.b. yasal işlemleri tamamlayıp tamamlamadığının, dosyadaki belge ve bilgilerden anlaşılamadığı-
Mahkemece, isabetle varılan sonuç çerçevesinde hüküm kısmına iptal edilen sıra cetvelinin ayırıcı özellikleri, düzenleyen icra müdürlüğü ve düzenleme tarihi ile belirtilmesi gerekirken, HMK.’ nun 297/2. maddesine aykırı olarak, infazı mümkün olmayacak şekilde ‘’davanın kabulüne‘’ ibaresiyle yetinilerek, hüküm tesisinin doğru olmadığı-
Tarafların çağrılmalarına rağmen duruşmaya gelmemeleri halinde hâkimin uyuşmazlığın esasını inceleyip karar vermesi gerekirken, aksine gerekçelerle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Mahkemece, İİK.’ nun 100. maddesindeki şartlara göre ilk hacze iştirak mümkünse ancak o zaman İİK.’nun 206. maddesine göre önceliğinin belirleneceği, aksi takdirde haciz tarihine göre sıralama yapılacağı, bu çerçevede kamu alacağı için daha önce haciz konulmuş ise kamu alacağına iştirak edemeyecek olan işçi alacağının ancak haciz tarihine göre sıra alacağı, şikâyetçinin araçlar üzerindeki haczinin daha sonraki tarihli olduğu gerekçesiyle, şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Genel mahkemede görülen davada sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi mümkün olmayıp, sadece sıra cetvelinde davalıya ayrılan satış bedelinin dava masrafları da dahil edilmek üzere davacıya ödenmesine, kalan paranın ise davalıya ödenmesine karar verilmesinin gerekeceği-
Gümrük vergileri eşyanın aynından doğan vergiler olup, malın iflas masasında bulunduğunun tespiti halinde, vergi alacağının ait olduğu malın bedelinden öncelikle ödenmesinin gerekeceği, mahkemece, bilirkişi heyeti oluşturularak iddia kapsamında fiilen ve kayden inceleme yaptırılarak, söz konusu malların masada bulunup bulunmadığının tespiti sağlanarak sonucuna göre karar verilmesinin gerekeceği-
Her iki tarafın borçlularının malların haczinden sonra istihkak iddiasında bulunmamasının sıra cetveline itiraz prosedürü içinde satışa konu bu malların kime ait olduğunun çözümlenmesine engel olmayacağı, bu durumda mahkemece, satışı ve bedeli paylaşıma konu malların kime ait olduğunun istihkak kuralları ve 818 sayılı BK.’ nun 267. vd. madde hükümlerine göre çözümlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-