Şikayetçi banka ile borçlusu arasında taksitlendirme sözleşmesi yapılmış olup, İcra İflas Kanunu ’nda, tarafların anlaşması halinde taksit süresinin 10 yıla kadar çıkacağı ve bu sürede satış isteme süresinin duracağı belirtildiğinden, taksitlerden biri zamanında verilmezse icra muamelesi ve sürelerin kaldığı yerden devam edeceği de gözetilerek, taksitlendirme süresinin ifa edilip edilmediği, satış isteme süresinin durup durmadığı araştırıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Kambiyo senetlerinde ödeme emrine karşı itiraz ve şikayet süresi 5 gün, ödeme süresinin ise 10 gün olduğu, bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağından henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin de 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hükmün ve sonuçlarını doğuracağı, borçlu süresi içerisinde itiraz etmezse ihtiyati haczin kendiliğinden kesin hacze dönüşeceği (İİK'nın 264/5.), buna göre şikayet olunanın ihtiyati haczi 10 günlük ödeme süresinin geçmesi ile kendiliğinden kesin hacze dönüşmüş olduğundan, şikayet olunan alacaklının ihtiyati haczi kesin hacze dönüştükten sonra, yatırdığı teminatın iadesi amacıyla ihtiyati hacizden feragatinin kesin haczini ortadan kaldırmayacağı-
Sıra cetvelinde kendisine pay ayrılmayan alacaklıya itiraz davasının yöneltilmesinde hukuki yararın bulunmadığı-
Sıra cetvelinde yediemine fazla ücret ödendiğine ilişkin şikayette; ödeme iddiasına ilişkin belge aslının şikayetçi vekilinden istenerek, belge altındaki imza ve belgenin içeriği yönünden şikayet olunan yedieminin vekilinden beyan alınması, gerektiğinde yedieminin isticvap edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacının iki yıllık süre içerisinde satış talebinde bulunmadığından haczinin düştüğü ve tekrar haciz talebinde bulunulmadığı dikkate alındığında, geçerli bir haciz olmadığından sıra cetveline itiraz davası açma sıfatı bulunmadığı-
Şikayetçinin 15.07.2008 tarihinde kesinleşen ilk haczi 1 yıllık süre içerisinde paranın dosyaya celbi istenmediğinden düşmüş ise de, 06.11.2009 tarihli müzekkere ile İİK'nun 88. maddesine uygun olarak talep ettiği ve hesapta bulunan para üzerine konulan 18.11.2009 tarihli haczinin süresinde paranın dosyaya celbinin istenmesi nedeniyle ayakta olduğu, şikayet olunan vergi dairelerinin ise bankadaki paranın süresinde dosyaya celbinin istenmesi üzerine bu dosyaya gönderilme tarihi olan 08.08.2011'den önce haciz koydukları anlaşıldığından 6183 sayılı Kanun'un 21/1. maddesi uyarınca ilk haciz olan şikayetçinin haczine iştirak koşullarının gerçekleştiği-
Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline alacağın muvazaalı olduğu miktarına yönelik itiraza ilişkin bir davanın kabulü halinde, bu davalarda da kıyasen uygulanan İİK'nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde davalıya bırakılmasına karar verilmesinin, diğer anlatımla bu şekilde eda hükmü kurulmasının gerekeceği, öte yandan, bu tür davalarda maktu tarifeye göre belirlenecek vekalet ücretine hükmedilmesinin gerekeceği-
Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde, mahkemece kural olarak, önce sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde ise, davalı alacağının varlığına ve miktarına yönelik itirazın incelenmesi gerektiği- "Satışa esas olmak üzere" ibaresiyle başlayan kıymet takdiri talebi ve bu kıymet takdiri için masraf yatırılmasının satış talebi ve bunun için yatırılmış bir avans olarak kabul edilemeyeceği- Avansa ilişkin makbuzda paranın satış ve kıymet takdiri için olduğu yazılı ise de, açıkça satış talebinde bulunulmadığından geçerli bir satış talebinin varlığından söz edilemeyeceği-
İptali istenen sıra cetvelinde, şikayet olunana pay ayrılmadığından aleyhinde dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı-
Sıra cetveline yönelik şikayetlerde icra mahkemesi önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK. m.17/I) gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekeceği-