Poliçe ile yapılan taahhütlerin şeklinin, bu taahhütlerin imzalandığı (yapıldığı) ülke yasalarına tabi olduğu—
Senet fotokopisinde «tanzim tarihi»nin görülmemesi fakat icra kafasındaki senet aslında bu tarihin yazılı olması halinde de, senedin «bono» olarak kabulü gerekeceği-
Lehtarın «beyaz cirosu»nun kural olarak «temlik cirosu» sayılacağı—
Değer (alacak miktarı) kısmı yazı ile «onbirbin dörtyüzbin» şeklinde doldurulmuş olan senedin geçerli olmadığı (alacak mik­tarını saptamanın yargılamayı gerektirdiği)-
Tahsil cirosu ile senede hâmil olan bankanın, senedi kendisine ciro eden hakkında takipte bulunmayacağı, diğer senet borçlularını takip edebileceği—
Takip konusu yabancı para alacağının Türk parası ile tutarının takip talebi ve ödeme emrinde veya bunlardan sadece birisinde gösterilmemiş olması ve borçlunun icra dairesine itiraz ederek takibi durdurması halinde, icra mahkemesince «borçlunun itirazının kaldırılmasına» değil «alacaklının itirazın kaldırılması talebinin reddine» karar verilmesi gerekeceği-
Vâde tarihinin altına yazılan «pancar parası 2000 (1997)» yazısının «vâde tarihi» niteliğini taşımadığı ve senedi geçersiz kılacağı-
Teminat cirosuna ilişkin kaşe altında lehtarın imzasının bulunmaması halinde, senedi elinde bulunduran hâmilin «yetkili hâmil» sayılmayacağı—
Muhatabın kendisine ciro edilen çeke dayanarak, «karşılığı olmadığı»ndan bahisle, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe koyamayacağı—
Faize faiz yürütülmeyeceğinden; alacaklının temerrüt faizi olarak belirttiği miktarı; asıl alacağa ekledikten sonra ayrıca temerrüt faizi isteyemeyeceği—