"Taahhüdü ihlal" suçunun oluşabilmesi için, ilk taksit tarihinden önce borçlu-sanığa taahhüdü kabul bildirisinin tebliğ edilmiş olması gerekeceği–
Ödeme (icra) emrinin tebliğinden sonra ancak ödeme (icra) emrindeki itiraz süresi geçip, takip kesinlemeden, borçlunun icra dairesinde yapacağı ödeme taahhüdünün ancak "takibe itirazı olmadığını ve İİK'nun 20. maddesindeki sürelerden feragat ettiğini" açıkça belirtmesi halinde geçerli hale geleceği ve bu taahhüde uyulmamasının suç sayılacağı–
Konkordato isteminde bulunduğu anlaşılan borçlunun hukuki durumu hakkında karar vermeden önce İİK'nun 289. maddesinden yararlandırılıp yararlandırılamayacağının tayin edilmesi gerekeceği–
Ödeme taahhüdünü içeren icra tutanağının aksinin tanık anlatımları ile değil ancak yazılı delil ile ispat edilebileceği–
Duruşma davetiyesinin cezaevinde hükümlü bulunan borçlu-sanığa tebliğ edilmiş olması halinde, duruşmada hazır bulundurulması için C. Savcılığına teskere yazılmadan ve sanığın savunması alınmadan yargılamaya devam edilemeyeceği–
«Haklı bir nedenle taahhüdün yerine getirilememesi»
Ödeme taahhüdündeki ilk taksit günü gelmeden ve suç oluşmadan yapılan şikayetin reddedilmesi gerekeceği–
Düzenlendiği tarihi içermeyen tutanakta yer alan ödeme taahhüdünün geçerli olmadığı–