İşyerinde teknik ve hukukçu uzman bilirkişiler eşliğinde keşif yapılarak davacının yaptığı işin belirlenmesi, asıl iş kapsamında çalıştırılıp çalıştırılmadığının, davalı tarafından diğer davalıya yüklenen, ihale edilen bir hizmet bulunup bulunmadığının, kanuni yükümlülüklerden kaçınmak için davacının diğer davalı üzerinden sigortalı gösterilip gösterilmediğinin araştırılması, ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş müfettişlerince hazırlanan inceleme raporundaki muvazaa tespitine karşı mahkeme dosyası ile muvazaa tespitine itiraz olarak açılmış olan dava sonucu verilecek karar iş bu davanın da esasını etkileyeceğinden bu davanın neticesinin de beklenip, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
İşyerinde teknik ve hukukçu uzman bilirkişiler eşliğinde keşif yapılarak davacının yaptığı işin belirlenmesi, asıl iş kapsamında çalıştırılıp çalıştırılmadığı, davalı tarafından diğer davalıya yüklenen, ihale edilen bir hizmet bulunup bulunmadığı, kanuni yükümlülüklerden kaçınmak için davacının diğer davalı üzerinden sigortalı gösterilip gösterilmediğinin araştırılması, ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş müfettişlerince hazırlanan inceleme raporundaki muvazaa tespitine karşı mahkeme dosyası ile muvazaa tespitine itiraz olarak açılmış olan dava sonucu verilecek karar iş bu davanın da esasını etkileyeceğinden bu davanın neticesinin de beklenip, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Taraflar arasındaki sözleşme ve sözleşmenin ekini oluşturan şartnamelerde yıllık izin ücretinin ihale bedeli kapsamı dışında olduğuna dair, diğer bir deyişle yüklenicinin yıllık izin kullandırdığı işçileri yönünden de ihale konusu bedele hak kazanacağına dair bir düzenleme bulunmadığı, aksine, yüklenici firmanın, personelin günlük dinlenmelerini, hafta tatillerini ve yıllık izinlerini İş Kanunu'na uygun şekilde kullandıracağı; bu kullanım esnasında, davalı şirketin belirlediği ve davacının çalıştıracağını taahhüt ettiği fiili personel sayısının altına düşmeyeceği düzenlemeleri karşısında, davacı yüklenicinin ihale konusu iş süresince işçilerine kullandırdığı toplam 515 gün yıllık izin için işçilere ödediği bedeli, davalı şirketten isteyemeyeceği, diğer anlatımla davalının yaptığı kesintinin iadesini isteme hakkının bulunmadığı, davalı tarafça yapılan hakediş kesintisinin haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayanıp dayanmadığı konusundaki araştırması yetersiz olduğundan, mahkemece, davacının tüm çalışması boyunca çalışmasının dayanağı olan sözleşmelerin ilgili belgeleri dosyaya celbedilerek ve gerekirse tanıklar yeniden dinlenerek dönemlerine göre netleştirilmesi, asıl-alt işverenlik unsurları, işçilik temini unsurları, muvazaa unsurları davalı Kurum ile taşeronları arasındaki ilişkilerin de araştırılması gerektiği-
Davalılar arasında imzalanan teknik destek hizmet alım sözleşmesinin idarenin ihtiyacı olan idarenin hizmet binasında kurulu bulunan elektrik/elektronik ve mekanik gruba ait sistemler ile ihtiyaç doğrultusunda muhtelif işlerde teknik destek hizmetinin sözleşme ve ekindeki şartlar dahilinde sağlanmasına yönelik olduğu anlaşılmakta olup, davalı şirkete hizmet alım sözleşmesi ile verilen işler davalı kurumun kuruluş kanununda belirtilen görevler kapsamında bulunmadığından yardımcı iş olarak değerlendirilmesi gerektiği, asıl iş kabul edilse dahi teknolojik sebeple uzmanlık gerektiren işler olduğundan davalılar arasında muvazaa bulunduğunun kabulünün hatalı olduğu, yapılan işin niteliği itibariyle davalılar arasında 4857 sayılı Kanun'un 2/6. ve 7. maddelerine uygun ve geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin mevcut olduğu; davacının alt işveren işyerindeki işine iadesine, işe iadenin mali sonuçlarından ise alt işverenin asıl işverenle müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmalarına karar verilmesi gerektiği-
Davalı işverenin iş akdini feshetmeden önce kendisini bağlayacak şekilde davacıya mazeret bildirmesi için göndermiş olduğu ihtarnamenin davacıya tebliğ edilmesini ve mazeret bildirmesi için davacıya tanıdığı sürenin geçmesini beklemeden, davacının tanınan sürede mazeretini bildirmemesini de gerekçe göstererek iş akdini feshetmiş olmasının, feshi şeklen geçersiz kıldığı-
Ücret farkı alacağı, ilave tediye, fazla mesai, emeklilik ikramiye, emeklilik maaş kayıpları, ikramiye, yakacak parası, yemek parası, yol parası, vardiya zammı, kar payı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine-
İşçi sayılan kişilerle işveren arasındaki iş akdinden kaynaklanan uyuşmazlıklara bakmakla iş mahkemesi görevli olup, davacı ile diğer davalılar arasında aynı ilişkinin bulunmaması görevi etkilemeyeceğinden uyuşmazlığın davalıların tümü için iş mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Davacı ile benzer işi yapan çalışanların davalı N. Çimento şirketi ile taşeron şirket arasında muvazaalı olarak çalıştırıldıkları yönünde kesinleşmiş mahkeme kararları da nazara alınarak davalı N. Çimento ile diğer davalı C. şirketi arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğundan feshin geçersizliğine ve davacının davalılardan N. Çimento şirketi nezdinde işine iadesine ayrıca kayden işveren olarak görünen ve muvazalı işlemin tarafı nedeni ile doğal hasım olarak kabul edilmesi gereken davalı Cemah şirketinin işe iade kararının mali sonuçlarından diğer davalı N. Çimento şirketi ile birlikte sorumlu tutulması gerektiği-
Davacının hizmet alım sözleşmesinin konusu dışındaki işlerde yani temizlik işleri hariç hastabakıcı olarak da çalıştırıldığı, bu nedenle asıl alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu yönündeki karar yerinde olsa da yazılan yazılara verilen cevaplardan davalının davacı ile aynı işi yapan kadrolu işçisinin bulunmadığı açık olduğundan davacının bordrolarda yazılı ücretle çalıştığının kabul edilmesi ve alacaklarının da buna göre hesap edilmesi gerektiği-
