TELEKOM ve dava dışı ASSİST arasındaki ilişkinin Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin anılan iş kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiş olup “iş kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikrar kazanan yargısal uygulamaların dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının tüm isteklerinin değerlendirilmesi gerekeceği, davacının davası ile talep ettiği dönemin tamamı da 05.07.2012 tarihinden önceki dönem olup, davalı ve dava dışı A. şirketi arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek, değerlendirmenin ona göre yapılması gerektiği, buna göre de, davacının işyerinde geçerli olan sekizinci ve dokuzuncu dönem toplu iş sözleşmelerinden yararlanması gerektiğinden davanın reddine karar verilemeyeceği-
İyiniyetli olan davacı işçiye karşı taraf olmadığı muvazaanın ileri sürülemeyeceği, akdin hükümsüzlüğünün davacıya karşı ileri sürülmesinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesindeki iyiniyet kurallarına aykırı olması ve hiç kimsenin kendi hilesinden yararlanamayacağı ilkesi gereğince muvazaalı işlemi yapan şirketin davacının Genel Müdürlüğe süresi içinde başvurması ve süresi içinde işe başlatılmaması halinde dört aylık brüt ücret tutarından, diğer bir anlatımla geçersiz sebeple fesih sonucuna bağlı kanuni yaptırım sonucu doğan alacağından diğer davalı ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu-
Ücret, ilave tediye, kıdem tazminatı, ikramiye, yemek ile yıllık izin ücret alacaklarının ödetilmesine-
Yazılı bir fesih bildirimi olmaması ve ihale süresinin sona ermesinin fesih gerekçesi yapılamayacağı dikkate alındığında mahkemece feshin geçersiz kabul edilmesinin yerinde olduğu- Tarafların göstereceği tanıklar dinlenerek ve özellikle davacıya ait şahsi sicil dosyası da getirtilerek tüm deliller toplandıktan sonra davalılar arasında muvazaalı bir ilişki olup olmadığı ya da usulüne uygun kurulmuş bir asıl-alt işveren ilişkisi mi bulunduğunun tereddütsüz belirlenmesi gerektiği-
Davalı belediye ile davalı şirket arasındaki hizmet alım sözleşmesinin imzalandığı tarihte yürürlüğe girdiği, davacının, davalı Belediyeye ait işyerinde diğer davalının sigortalı işçisi olarak çalışmaya başladığı tarihe göre, arası çalışmasının davalı belediyeye ait işyerinde geçmediği süre nedeniyle davalı belediyenin sorumlu olmadığı- Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmekte olduğu- İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanlarının gözetilmesi ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceğinin araştırılması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerektiği- Davacının aylık ücretinin miktarının 900,00 TL olduğu tanık ve benzeri delillerle kanıtlanamadığına göre hesaplamalarda Sigortalı Hizmet Cetvelindeki ücretin esas alınmamasının hatalı olduğu-
Toplu iş sözleşmesinin yapıldığı tarihin 6735 sayılı Kanunun 8/3. maddesinin yürürlüğe girdiği tarihten önce olduğu, toplu iş sözleşmesinin yapıldığı ve yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla yürürlükte olan ve dava konusu toplu iş sözleşmesinden kaynaklı alacaklardan sorumluluğun düzenlendiği 4857 sayılı İş Kanunu 2/6 maddesinde asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklardan alt işverenle birlikte sorumlu olduğunun düzenlenmesi karşında, normlar hiyerarşisi gözönüne alındığında kanunla düzenlenen bir hususun yönetmelik ile geçersiz hale getirilmesinin mümkün olamayacağının anlaşılmasına göre davalının yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerektiği-
7. HD. 27.04.2016 T. E: 13879, K: 9390-
Mahkemenin kabulüne göre de davacı işçi davalılara ait nakil hattı yapım işinde çalıştığı, davalı ... Şirketinin dava dışı ...'tan aldığı işi diğer davalı ... Şirketine ihale ettiği, davacının bu iş kapsamında çalıştığı, her iki davalı arasında alt-asıl işverenlik ilişkisinin bulunduğu ve davalı ... Şirketinin de hüküm altına alınan davacının işçilik alacaklarından İş Kanunun 2/6 maddesi uyarınca ilerde rücu hakkı baki kalmak şartıyla diğer davalı ... Şirketi ile birlikte müteselsilen ve müştereken sorumlu olduğu gözetilmeksizin, davalı ... Şirketi yönünden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Davacının, ... Enerji Nakil Hattı İşinde, demir direk alt ve üst montajları iletken çekimi, askı gergi takımı hırdavatlarının montajı, ikaz küresi/levhalar vb. bağlantı işlerinin yapımında çalıştığı, işverence, davacıya ait ücret bordroları veya davacının ücret miktarını gösterir herhangi bir belge dosyaya ibraz edilmediği- Davacının, ...'na bildirilen ücret miktarı ile çalıştığı kabul edilerek, işçilik alacakları hüküm altına alınmış ise de, davacının yaptığı işin nitelikli oluşu, tanık beyanları ve emsal ücret araştırması dikkate alındığında, davacının iddia ettiği ücret miktarı ile çalıştığının kabulü gerektiği- 
Davalı son alt işveren 1/12/2013 tarihinde ihale süresi bittiğinde ihaleyi yeni alan dava dışı alt işveren yanında bazı işçiler hemen işe başlatıldığı halde, davacının da aralarında bulunduğu bazı işçilerin işe başlatılmadığı davacının bu davayı açtığı 13/01/2014 tarihinden sonra 29/01/2014 tarihinde işe başlatıldığından taraflar arasında iş sözleşmesinin sona erdiğine ilişkin iradelerinin uyuşmuş olup daha sonraki iş sözleşmesi ile davacının işe başlamış olması yeni bir iş sözleşmesi olduğundan davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü gerektiği-
Davalı ... Şirketinin dava dışı ...'tan aldığı işi diğer davalı ... Şirketine ihale ettiği, davacının bu iş kapsamında çalıştığı, her iki davalı arasında alt-asıl işverenlik ilişkisinin bulunduğu ve davalı ... Şirketinin de hüküm altına alınan davacının işçilik alacaklarından İş Kanunun 2/6 maddesi uyarınca ilerde rücu hakkı baki kalmak şartıyla diğer davalı ... Şirketi ile birlikte müteselsilen ve müştereken sorumlu olduğu- Davacı, ... Hes Enerji Nakil Hattı İşinde, demir direk alt ve üst montajları iletken çekimi, askı gergi takımı hırdavatlarının montajı, ikaz küresi/levhalar vb. bağlantı işlerinin yapımında çalışmış olup, işverence, davacıya ait ücret bordroları veya davacının ücret miktarını gösterir herhangi bir belge dosyaya ibraz edilmemiş olup, davacının, ...'na bildirilen ücret miktarı ile çalıştığı kabul edilerek, işçilik alacakları hüküm altına alınmış ise de, davacının yaptığı işin nitelikli oluşu, tanık beyanları ve emsal ücret araştırması dikkate alındığında, davacının iddia ettiği ücret miktarı ile çalıştığının kabulü gerektiği-