Tebligat Kanunu’nun 21 ve Tebligat Tüzüğü’nün 28. maddesi gereğince “muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebi ve tevziat saatlerinden sonra geleceği” bu maddelerde öngörülen şekilde tevsik edilmeden (belgelendirilmeden), yapılan tebligat işleminin geçerli sayılmayacağı-
Tebliğ yapılan adres vergi dairesinden bildirilen adresle aynı adres olup, Tebligat Kanunu'nun 35/son maddesindeki (kamu kurum ve kuruluşlarına ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına) yapılan tebliğ niteliğinde olduğundan, anılan yasa maddesine uygun olduğu-
Türkiye'de bulunan yabancı ülke temsilcilerinden diplomatik ayrıcalıktan yararlanmaları kabul edilen kişilere Tebligat Kanunları hükümlerine göre tebligat yapılamayacağı-
Ödeme emri şirket yetkilisi bulunmadığından daimi çalışanın imzasına tebliğ edilmişse de, Tebligat Tüzüğünün 18.maddesinde belirtildiği şekilde, evrakı almaya yetkili bir kişinin olup olmadığı araştırılmaksızın ve yetkili kişi yok ise bu husus tebliğ evrakına şerh edilmeksizin tebliğ işlemi gerçekleştiğinden yapılan tebligatın usulsüz olduğu-
Davacıya gönderilen duruşma gün ve saatini ihtiva eden davetiyede dava dilekçesinde açıkça belirtilen kapı numarası yazılmadığı gibi, Tebligat Kanununun 21. maddesine göre yapılan tebligatta muhatabın adreste bulunmama nedeninin tevsik edilmediği, beyan sahibinin imzasının da alınmadığı, bu hali ile davacıya duruşma gün ve saatini ihtiva eden davetiyenin tebliğinin geçersiz olduğu-
21. maddeye göre yapılan tebligatlarda tebliğ tarihi, maddenin son cümlesinde açıkça belirtildiği üzere, iki numaralı fişin yani ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih olup; tebliğ tarihinin bu şekilde belirlenmesi ve geçerli sayılabilmesi, tebliğ memurunun yukarıda açıklanan araştırmayı mutlaka yapmasına ve belgelemesine bağlı olduğu-
Muhatabın geçici olarak adreste bulunmama nedeni ve tevziat saatinden sonra döneceği tevsik edilmeden yapılan tebligatın geçersiz olacağı-