Davacı, borçların tamamen ödeneceği belirtilmekteyse de, "projede borçların ne kadar bir zamanda, hangi vadelerle vb. şekillerde ödeneceğine ilişkin bir teklif olmadığı, taşınmazın davacı tarafından piyasa koşullarında ve değerinde satılacağı ve borçların bu şekilde tasfiye edileceği öngörülmekle beraber, mühlet konusunda hiç bir açıklama olmadığı, proforma gelir tablosu hazırlanmasına gerek duyulmadığı belirtilmekte olup İİK. mad. 287 gereğince, ilk derece mahkemesi, konkordato talebi üzerine İİK.'nun 286. maddesinde belirtilen belgelerin eksiksiz olarak sunulduğunun tespiti halinde geçici mühlet kararı vererek 297/2. maddesindeki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alacağından, davacı tarafından İİK.nun 286. maddesinde belirtilen ve dilekçe ekinde sunulması dava şartı olan belgeleri tamamlaması için HMK. m. 115/2'ye göre kesin süre verilerek ve konkordato ön projesinde bulunmayan mühlet ile ilgili olarak açıklama yaptırılarak, belgelerin de tamamlanması istenmesi ve kesin süre sonunda hâsıl olan sonuca göre karar verilmesi gerekirken, belgeleri tamamlaması ve projedeki eksikliğin (mühlet) açıklattırılıp giderilme imkanı tanınmadan (süre verilmeden) talebin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
HMK mad. 31 uyarınca hakimin uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, bu husus dikkate alınmak suretiyle, somut olayda, haciz adresinin netleştirilmesi, aynı gün temyiz incelemesi yapılan bir başka dosya içerisinde yer alan tapu kayıt örneklerine göre, ilgili taşınmazın 17.06.2008 tarihinde davacı üçüncü kişi adına tescil edildiği, aynı taraflar arasında görülen anılan dosyada mahkemece bu adrese çıkarılan tebligatların borçlunun işçisine, üçüncü kişinin ise bizzat kendisine tebliğ edildiği de göz önüne alınarak, belirtilen adreslerin aynı yerler olup olmadığının tespiti ve dosya içerisindeki deliller arasındaki çelişkinin giderilmesi için gerek görüldüğü takdirde haczi gerçekleştiren icra memurunun yer göstermesi ve fen bilirkişisinin refakati ile mahallinde keşif yapılarak, Yargıtay denetimine olanak sağlama açısından keşif sırasında çekilen fotoğraf ve video görüntülerinin CD ortamına aktarılarak, bu araştırma sonucu elde edilecek bilgi ve belgelerin dosyada bulunan diğer deliller ile birlikte değerlendirilmesi ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Tefhim edilen (direnme) kararda, hükmün sadece dava konusu edilen alacakları kapsadığı, yargılama giderleri ile ilgili hüküm fıkrası bulunmadığı, tefhim edilen hükmün gerekçe içermediği görüldüğünden, temyiz süresinin gerekçeli kararın tebliği ile başlayacağı- Mahkemenin hüküm vermesi için, kendisine yöneltilen talebin formüle edilmesi ve ileri sürülmesi tarafların görevi ise de, bunları anlamlandırmak veya gerektiğinde açıklattırmanın hâkimin görevi olduğu, ancak hâkimin tarafların ileri sürmediği vakıaları ileri sürmelerine imkân vermeyeceği veya hatırlatamayacağı, bu durumda mevcut olmayanın talep edilmeyenin ortaya çıkartılması değil, talep edilenin netleştirilmesi, aydınlatılması, belirlenmesinin söz konusu olduğu- Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, iş yerine giriş çıkışı gösteren belgelerin, iş yeri iç yazışmaların delil niteliğinde olduğu, ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerektiği- Tarafların üzerinde serbestçe taraf edebilecekleri, "taraflarca hazırlama ilkesi"ne tabi davada delil bildirmeyen davalı Belediyenin mahkemece iki kez müzekkere ile istenmesine rağmen fazla çalışmaya esas olabilecek vardiya ve izin çizelgeleri ile puantaj cetveli ve benzeri belgeleri göndermediği, ancak davacının Belediyenin işçisi olmadığını belirterek hizmet alım sözleşmeleri ile bir adet şartname gönderdiği, ayrıca davacıyı çalıştıran alt işverenlere de özlük dosyaları için yazı yazıldığı ancak müzekkerelerin biri hariç tebliğ edilemediği anlaşıldığından, mahkemece eksik araştırmayla kurulan bir hükmün söz konusu olmadığı ve mahkemenin direnme kararının yerinde olduğu-
Bozma ilamında davacının sair temyiz taleplerinin reddine karar verilmekle hafta tatili ücreti talebinin bozma dışı kaldığı halde bozma ilamına uyularak verilen kararda hafta tatili alacağının kabulüne karar verilmiş olması usulü kazanılmış hak ilkesine aykırı olduğu-
Hakim tarafından öncelikle tüketici olan davacının 6502 SK'un sayılı 11/1 son bendi seçimlik haklarından hangisi tercih ettiği sorulmak suretiyle talep sonucunun açıklattırılması gerekeceği, mahkemece, talep sonucu açıklatılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Emsal ücret araştırmalarına ilişkin cevabi yazılarda gösterilen işçi unvanlarının, davacının fiilen yürüttüğü iş ile ilgisinin bulunmadığı anlaşıldığından, davacının yaptığı iş dikkate alınarak, işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşları ile Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı internet sitesinde bulunan “Kazanç bilgisi sorgulama” ekranından emsal ücretin ne olabileceği araştırılarak, değerlendirilmenin yapılması gerektiği- Davacının, yıllık izin kullanmayı talep ettiğine dair, işçi imzalı yıllık izin talep evrakı mahkemeye sunduğundan, hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında, davacı asil duruşmaya çağrılarak, bahsi geçen talep formunda yazılı yıllık izin süresinin kullandırılıp kullandırılmadığı hususunda beyanının sorulması gerektiği- Yıllık izin ücreti, prime esas kazançlar içerisinde olup, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, işçi payına düşen prim kesintilerinin nazara alınmaksızın, salt damga ve gelir vergisi kesintileriyle yetinilmesi suretiyle, anılan alacağın net tutarının tespit edilmesi de hatalı olduğu- Davacının sağlık raporu olunması sebebiyle fiilen çalışılmayan günlerin fazla çalışma ücreti hesabından dışlanması gerektiği-
Mahkemece, sayaç sökme-takma tutanak mümzinin duruşmada tanık olarak dinlendiği, tanığın evrakın kendisi tarafından düzenlendiğini, fakat içeriği ile ilgili bir şey hatırlamadığını beyan ettiği, tutanak düzenleyicisinin evrakın kendisi tarafından düzenlendiğine dair beyanının tutanak içeriğinin doğruluğunu kabul ettiğini göstereceği, bu durumda sayaç sökme-takma ve sayaç muayene raporları doğrultusunda sayacın bozuk olduğu ve sayacın davacının kusuru dışında doğru tüketim kaydetmediğinin kabulü gerekeceği, hal böyle olunca, dosyanın konusunda uzman yeni bir bilirkişiye tevdi ile, abonelik sözleşmesi dosya içerisine alınarak abonelik sözleşmesinin başlangıç tarihinden davacının yıldırım düştüğünü iddia ettiği tarihe kadar tüketim bedellerinin belirlenip, davacının yaptığı ödemeler de düşülmek sureti ile davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği tüketim bedelinin yürürlükte bulunan Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği gereğince yukarıda ifade edilen hususlar gözetilmek suretiyle yeniden hesaplanması için rapor alınması, hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
8. HD. 08.10.2018 T. E: 2017/8651, K: 16932-
Mahkemece, davacıdan dava dilekçesinde yer alan taleplerinden hangisi yönünden yargılamayı devam ettireceği sorularak davanın niteliğinin tespit edilmesi ve bu doğrultuda yargılama yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Dava dilekçesinde, somutlaştırma yükünün yerine getirilmemiş olması halinde, öncelikle hâkim davayı aydınlatma ödevi ve ön incelemedeki görevi gereği, somut olmayan hususların belirlenmesini davacıdan istemesi gerektiği, ancak bu eksiklik tamamlanırsa yargılamaya devam edilerek karar verileceği, bu eksiklik tamamlanmaz ve somutlaştırma gerçekleşmezse, ispatsız kalan davanın reddine karar verileceğinden, dava dilekçesinde, davacının ödenmesi gereken aylık ücretinden her ay cüzi bir miktarının ödendiği, ödenmeyen ücret ve ikramiye alacaklarının davalıdan tahsilinin talep edilmiş olması şekli ile soyut ve genel anlatımlar içerdiğinden, öncelikle davacıdan ücret ve ikramiye alacağı taleplerinin hangi aylara ilişkin olduğu ile ödenmeyen ücret ve ikramiye alacağı açıklattırılması ve işverenden davacıya yapılan ödemeye ilişkin bilgi ve belgeler de istenerek davacının talepleri ve işverence ibraz edilecek bilgi ve belgeler birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği-