İhalenin feshini istemeyen davalı borçlunun, 3. kişi tarafından ileri sürülen ihalenin feshi talebinin reddine dair karar nedeniyle aleyhine hüküm kurulmadığı da dikkate alındığında; kararı temyiz hakkı olmadığı-
İstinaf başvuruları hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmediği-
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece alınan rapora itiraz edilmemiş olmasının itiraz üzerine verilen kararın ihalenin feshi aşamasında incelenemeyeceği anlamına gelmeyeceği- Mahkemece tespit edilen değerin, ihaleye esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde bu durumun borçlu ve alacaklı aleyhine sonuç yaratacağı ve başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Dava harcının diğer dava şartlarından önce geldiği- Mahkemece, kanunda belirtilen istisnai taraflar dışında kaldığı anlaşılan davacıya nispi harç ve akabinde ihale bedelinin %5'i oranında teminat yatırtılmadan yargılama yapılmasının hatalı olduğu- Mahkemece öncelikle davacıya nispi harcı tamamlaması için Harçlar Kanunu'nun 30. maddesi uyarınca işlem yapılması ve akabinde teminatın yatırtılması gerektiği-
İhalenin feshi talebinin aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi yerinde ise de; İlk Derece Mahkemesince İİK'nın 7343 sayılı kanunun 27. maddesi ile değişik 134/5. maddesi gereğince şikayetçi aleyhine ihale bedellerinin toplamının %10'una kadar para cezasına hükmedilmemesinin isabetsiz olduğu-
İİK' nın para cezasına ilişkin 134/V-3 m. hükmünün emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan re’sen uygulanması gerekeceği- Hukuk Genel Kurulunun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 Esas sayılı kararında da benimsendiği üzere; kamu düzenine aykırılıkta " aleyhe bozma ilkesi " 'nin nazara alınamayacağı.
Yasanın para cezasına ilişkin İİK m.134 hükmünün emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan re’sen uygulanması gerekeceği- Hukuk Genel Kurulunun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 Esas sayılı kararında da benimsendiği üzere; kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağı-
Birden fazla taşınmazın ihalesinin feshi talebi- Para cezası-
Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olduğu-
Borçlunun adrese dayalı kayıt sisteminde kayıtlı adresinin bulunmaması halinde ipotek akit tablosunda yazılı adresine daha önce usulüne uygun tebligat yapılmamış olsa bile Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine göre tebligat yapılabileceği; söz konusu maddeye göre, tebligat yapılabilmesinin " muhatabın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunmaması " şartına bağlanmış olduğu-