Takibe yönelik itiraz ve şikayetler hakkında verilen icra mahkemesi kararları kesinleşmeden satışa gidilemeyeceği, bu durumda borçlunun ihalenin feshi istemine konu taşınmaza yönelik meskeniyet şikayetinde bulunması üzerine, ihale tarihinde bu şikayete ilişkin temyiz incelemesinin devam ettiği görülmekle, bu husus gözetilmeksizin ihale yapılmasının İİK.'nun 364/3. maddesine göre ihalenin feshi sebebi olduğu-
Şikayetçinin ihalenin feshi isteminin zarar unsuru yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden reddi gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesince, ihale bedelinin %10’u oranında para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığı-
"Borçlu ... ve diğerleri vekili..." şeklinde yapılan tebligattaki diğerleri ibaresinin tüm borçluları karşılayacak şekilde yeterli olduğu, dolayısıyla satış ilanı tebligatının usulüne uygun olduğu-
Şikayete konu taşınmazın muhammen bedelinin ihale bedelinin altında olduğu anlaşıldığından, zarar unsurunun gerçekleşmediği, şikayetçinin  ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı, o halde istemin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekeceği- İşin esasına girilmeden ihalenin feshi talebi reddedildiğinden, şikayetçinin para cezasına mahkûmiyeti isabetsiz olup mahkeme kararının belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığı-
Esastan reddedilen ihalenin feshine ilişkin davada, ilk derece mahkemesince ihale konusu iki taşınmazın değerinin %10'u oranında para cezasına hükmedilmesinin yerinde olduğu, Bölge Adliye Mahkemesi'nce sadece taşınmazlardan biri hakkında dava açıldığından bahisle, o taşınmazın değerinin %10'una tekabül eden miktarda para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Haciz tarihinden sonra taşınmazın üçüncü kişi lehine tapu iptal tescil kararı verilip kesinleşmesinin haciz tarihindeki mülkiyetin durumuna bir etkisinin olmadığı, tescil kararı hacizden sonra verildiğinden ve tapu kaydındaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm bulunmadığından bu karar sebebi ile ihalenin feshine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, taşınmaz ihalesinde takibin tarafları dışında taşınmazı ihalede satın alan üçüncü kişilerin de menfaatinin korunması gerektiği, aksinin kabulü hâlinde ihaleye olan talep ve talip azalacağından, icra takibinin ve borçlunun sorumluluğunun etkisizleşmesine yol açacağı-
Taraflar, TBK.'nun 281. maddesinde belirtildiği üzere, kanuna ve ahlaka aykırı nitelikteki fesat nedeni olarak ileri sürdükleri maddi vakıaları, tanık dahil her türlü kanıtla ispat edebileceklerinden, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun dinlenmesini istediği tanıkların bildirilmesi sağlanarak, tanıklar dinlendikten ve varsa kamera kayıtları incelendikten sonra fesat iddiası konusunda bir değerlendirme yapılıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
TMK'nun 850 ve 873. maddeleri uyarınca, aynı alacaktan dolayı birden fazla taşınmaz üzerinde toplu ipotek tesis edilmiş bulunduğundan, tüm taşınmazların birlikte satışının istenmesinin ve birlikte satış kararı verilmesinin zorunlu olduğu, o halde mahkemece, birden fazla taşınmaz hakkında takip yapılmasına karşılık, taşınmazların tamamı yerine sadece üçünün satışının talep edilerek satış kararı alınması, şikayet konusu taşınmazın satışına daha sonra karar verilmesi yasa hükümlerine aykırı olduğundan, şikayet konusu ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
İlk Derece Mahkemesince, ihalenin feshi istemi işin esasına girilerek reddedildiğinden, feshi istenilen ihale bedeli üzerinden para cezasına hükmedilmesi gerekirken, taşınmazın muhammen bedeli üzerinden para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Satış kararında; satışa çıkarılacak taşınmaz ilanının gazete ile ilanına yer olmadığına karar verildiği, taşınmazın muhammen bedelinin 96.135,00 TL olduğu ve 52.000,00 TL’ye ihale edildiği, satışa yalnızca ihale alıcısının katıldığı görülmüş olup, bu haliyle, ihaleye yeterli katılımın olmadığı, yapılmış olan ilanların gerekli talep ve talibi artırmadığı anlaşıldığından, taşınmaz satış ilanının gazete ile ilan edilmesinin, alakadarların menfaatine uygun olacağının anlaşıldığı, o halde, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği- Borçlu tarafından açılan ihalenin feshi isteminin yasal hasmı alacaklı ve ihale alıcısı olup, takip alacaklısı banka yönünden şikayetin husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-