Vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davada, üçüncü kişinin vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde olduğu veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılamayacağı, bunun, Medeni Kanunun 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olduğu-
Tapulu taşınmazların intikallerinde, huzur ve güveni koruma, toplum düzenini sağlama uğruna, tapu kaydında ismi geçmeyen ama asıl malik olanın hakkı feda edildiğinden iktisapta bulunan kişinin,iyi niyetli olup olmadığının tam olarak tespitinin gerekeceği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada, olay, 1086 sayılı HUMK.nun yürürlük tarihinde tamamlanmış bulunduğundan 6100 sayılı yasanın 448. maddesi hükmü uyarınca 1086 sayılı yasanın 193. maddesi gereğince yetkisizlik ve görevsizlik kararının kesinleşme tarihinden itibaren yasaca öngörülen 10 günlük süre içerisinde dilekçe verilmesi gerekeceği-
Görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213 ve Tapu Kanunun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilmeleri gerekeceği-
Tapu iptali ve tescil davasında kanunun ya da hakimin verdiği sürelerin kesin olması durumunda sürelerin amacının davanın uzamasını önlemek olacağı ve davalının bildirdiği tanıkların tamamı dinlenmeden açıklanan usul eksikleriyle yargılamanın sonuçlandırılamayacağı-
Tapusuz taşınmazlar üzerindeki zilyetlikten ibaret olan hakkın devrine ilişkin gizli sözleşme, hiçbir şekil şartına bağlı olmadığından geçerli olduğundan, tapusuz taşınmazların muvazaalı şekilde bağış yoluyla devir ve teslim edildiğine yönelik iptal davasının reddinin gerekeceği-
Hukuki işlemlerde irade bozukluğu ve aşırı yararlanma iddialarının yazılı belge olmasa bile tanıkla ve her türlü delille kanıtlanmasının olanaklı olduğu, gabin davasında öncelikle edimler arasındaki, aşırı oransızlık üzerinde durulması, objektif unsur isbatlandığı takdirde mutazarrırın kişiliği, yaşı, sağlık durumu, toplumdaki yeri, ekonomik gücü, psikolojik yapısı gibi maddi, manevi yönler yani sübjektif unsurların derinliğine araştırılıp incelenmesi gerekeceği-
Ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davasında; öncelikle vasi tarafından "husumete izin kararı alınarak" usulü eksikliğin giderilmesi, daha sonra kayıt malikinin tedavi gördüğü tüm sağlık kuruluşlarından tedavisiyle ilgili belge, hasta tabela ve müşahade kağıtları ile grafilerinin getirtilmesi, vesayet altında bulunanın eş ve çocuklarının dinlenebilmesi temin edilerek işlem tarihinde hukuki ehliyete haiz olup olmadığının adli tıp kurumu raporu ile saptanması gerekeceği-
Davalının "dava konusu taşınmazı dava açılmadan önce üçüncü kişiye sattığını yeni öğrendik, bu şahsın kötü niyetli olup olmadığını araştırıyoruz, delil bulacak olursak ikisi aleyhine de dava açacağız, tapu iptali ve tescil davasından tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik feragat ediyoruz'' şeklindeki beyanının hakkın özünden feragat olmayıp davayı takipten vazgeçme olarak değerlendirilmesi gerekeceği-
Ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin davada, terekeye temsilci atanmasına ilişkin davanın neticelenmesi beklenip usuli eksikliklerin ikmalinden sonra karar verilmesi gerekeceği-