Muris adına tapuda ferağ verildikten kısa bir süre sonra davalıya satıldığı, keşif sonucu alınan bilirkişi raporuna göre ise akit tarihindeki gerçek değerin çok yakın olduğu; muris adına kayıtlı geride arsa ve bağımsız bölüm nitelikli taşnmazlar bulunduğu, dava dışı mirasçının tanık olarak alınan beyanında, ‘taşınmazın kamulaştırma bedelinin muris tarafından harcandığını, daha sonra kamulaştırmadan vazgeçilmesi nedeniyle murisin parasının bulunmadığını ve mirasçılara satın alması için teklif ettiğini, davacılar ve kendisi tarafından kabul edilmeyince davalının bedelini Hazineye ödeyerek satın aldığını’ söyleyerek davalının savunmasını doğrulamış olduğu görüldüğünden, mirasbırakanın yapmış olduğu temlikle ilgili olarak gerçek amaç ve iradesinin mirasçıdan mal kaçırmak olmadığının ve bu amaçla temlikin gerçekleştirilmediğinin kabul edilmesinin gerekeceği, hal böyle olunca, açılan davanın reddine karar verilmesinin gerekeceği-
Miras bırakanın, ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaa ile illetli olup olmadığının belirlenebilmesi için de, sözleşme tarihinde murisin yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan mal varlığının miktarı, temlik edilen malın tüm mamelekine oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların göz önünde tutulmasının gerekeceği-
Muris muvazaası sebebiyle tapu iptali ve tescil davası ile birlikte tenkis davasının açılabileceği, bu iki davanın hukuksal nitelikleri farklı olmakla birlikte beraber açılmaları durumunda öncelikle daha geniş kapsamlı olan muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil isteminin çözümlenmesinin ve yetki konusunda bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekeceği-
Miras bırakanın çekişme konusu 12 adet taşınmazı davalılara mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı temlik ettiği saptanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizliğin olmadığı-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil davalarında dava değerinin, çekişme konusu taşınmazın tümünün değeri üzerinden davayı açan mirasçıların paylarına isabet eden miktar olduğu gözetilmeden fazla harca ve vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Davaya konu 20 ve 21 parsel numaralı taşınmazlar muris M. A. adına kayıtlı iken 11.08.1995 tarihinde satış yoluyla davalı S.'a temlik edildiği taşınmazların temlik tarihindeki satım bedelleri ile gerçek bedelleri arasında fahiş fark bulunduğu, davalı S.'ın taşınmazları kullanmadığı, murisin ciddi bir geçim sıkıntısı yaşamadığı halde oturduğu evi satmasının da hayatın olağan akışına ters olduğu ve özellikle davacı tanığı Z. D.li'nin görgüye dayalı beyanında "murisin oğlu E.'ı kast ederek "... Evi benim elimden aldı, şimdi de bizi buradan attı..." şeklindeki açıklaması dikkate alındığında murisin mirastan mal kaçırmak amacıyla oğlu davalı E.'ın bacanağı davalı S.'a temlikte bulunduğu anlaşılmakla davanın kabulünün gerekeceği-
216 sayılı parsel kaydının ifraz ile kaydı kapatılmakla yolsuz tescile dönüştüğünün, diğer bir deyişle illetten yoksun hale geldiğinin kabul edilmesi gerekeceği-
Davada pay oranında iptal ve tescil isteğinde bulunulmasına karşın HUMK 74. maddesi göz ardı edilerek TMK. 28. maddesi uyarınca kişiliği son bulan muris adına (doğru sicil oluşturma prensibine aykırı olarak) iptal ve tescile karar verilmesinin de doğru olmadığı-
Yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteği-
Kabul kapsamına alınan taşınmazlarda davacılar ile birlikte bir kısım davalılarda kayden malik olduklarına göre davacıların payları oranında eski kadastral mülkiyete dönülmesine karar verildiği gözetildiğinde, davacıların payları dışındaki diğer payların imar parsellerinde bırakılması, aynı taşınmazın mülkiyeti yönünden bir kısım paylar imar payı bir kısmı ise kadastral pay olarak kalacaktır ki, böyle bir mülkiyet durumu oluşturulmasının ise kararı infaza elverişsiz hale getireceği, bir başka ifade ile payların bir kısmının geçerli bir bölümünün ise yolsuz tescil olarak kalacağı, bunun ise kamu düzeniyle ilgili tapu sicillerinin tutulması ilkesine bu arada dolu pafta sistemine aykırılık oluşturacağı-