Genel haciz yolu ile takip talebinde bulunulmuşken icra müdürlüğünce borçluya kambiyo senetlerine mahsus iflas yolu ile takipler için düzenlenen örnek 12 nolu ödeme emri gönderilmesinin süresiz şikayete tabi olduğu-
Hakimlerin hukuki sorumluluğunun HMK. mad. 47'de öngörülmüş olduğu- İcra mahkemesi kararlarının hüküm ve sonuç doğurması için kesinleşmesine gerek olmadığından, icra mahkemesi kararı ile "ödeme emrinin iptali"nin sonucu olarak taşınmaz üzerindeki haciz kalkmış olacağı ve bu kararın icra müdürlüğüne ibrazı ile mahcuz taşınmaz mülkiyeti üçüncü kişi üzerinde iken, haczin terkin edilmiş olduğu- Alacaklının takip konusu alacağını alıp almayacağı henüz belli olmadığından ve alacaklının tasarrufun iptali davası açabilme, borçlunun başka mal ve alacakları üzerine haciz koydurabilme ve alacağını tahsil edebilme imkanı varken takip dosyası işlemsiz bırakılarak bu davanın açıldığı görülmekte olup davacı vekilinin "geçici veya kesin aciz belgesi almadıklarını İİK'nun 277 ve devamı hükümlerine göre tasarrufun iptali davası da açmadıklarını" beyan ettiği de anlaşıldığından, icra hakiminin davaya konu kararı ile bir zararın meydana geldiğinin söylenemeyeceği-
Takip dayanağı çek hamiline düzenlenmiş sayılacağından dayanak belgenin kambiyo senedi vasfında olduğu,mahkemece, borçlunun imzaya itirazının esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı takipte dayanak çek adı altındaki belgede, keşide yerinin D.bakır olarak yazılı olduğu görüldüğü, 6102 Sayılı TTK'nun 780/1-e maddesine göre, düzenleme yerinin gösterilmesi çekin şekil koşulu olup, aynı kanunun 796 maddesi gereğince ibraz süresi çekin düzenlendiği yere göre belli edileceğinden, düzenleme yerinin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekeceği- İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, kısaltılmış olarak yazılan keşide yerinin (ANK-İST dışında) yazılı ilkeye uygun bulunmaması halinde takip dayanağı belgenin çek niteliğinde kabulünün söz konusu olamayacağı-
Mahkemece, öncelikle borçlunun ödeme emri tebliğ işlemine yönelik şikayeti konusunda inceleme yapılıp, talebin yerinde görülmesi ve buna göre başvurunun süresinde olması halinde işin esasının incelenmesi gerekeceği-
Takibe konu edilen senette lehtar hanesinde yazılı olan firmanın gerçek ya da tüzel kişiliği olmayıp senedin arkasında da ciro yolu ile bu eksiklik tamamlanmadığından anılan senedin kambiyo senedi vasfını taşımadığı, o halde mahkemece açıklanan nedenle İİK'nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Ödeme emirlerinin iptaline karar verilmişse de, takibin iptali yönünde verilmiş bir hüküm bulunmadığından, bu kararın ihtiyati haczin kalkmasına yol açmayacağı- İhtiyati haciz için yatırılan teminatın iadesi yönünde talepte bulunulmuş olmasının, teminat iade edilmediği sürece ihtiyati haczin kalkması sonucunu doğurmayacağı-
Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup, takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya ait olduğu-
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekeceği-
İcra mahkemelerinde basit yargılama usulünün uygulanacağı- Usulüne uygun davet edilen tarafların duruşmaya gelmemeleri halinde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verileceği- Kambiyo senetlerine özgü takipte imzaya itiraz eden borçlu şirkete duruşma günü tebliğ edilmediği halde, borçlunun duruşmaya gelmediği ve mazeret de bildirmediği gerekçesiyle HMK. mad. 150 uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-