Sözleşmede öngörülen faiz oranının uygulanabilmesi için ise takip dayanağı bonoya açık atıf yapılmış olması, bir diğer ifade ile bono bedeli hakkında sözleşmede kararlaştırılan faizin uygulanacağının, bononun vade ve tanzim tarihleri ile miktarı belirtilmek suretiyle açıklanmasının gerektiği-
Borçlu adına gönderilen ödeme emri tebligatı, borçlunun takip konusu bonoda yazılı adresinden başka bir adrese ve iade gelen bir tebligat olmaksızın doğrudan adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde bulunan adresine tebliğ edildiğinden 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. ve 21/2. maddelerine aykırı olup usulsüz olduğu, ancak bu husus borçlu tarafından temyiz konusu edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış ise de; mahkemece borçluya 21.6.2013 tarihinde yapılan ödeme emri tebliğ işlemi usulüne uygun kabul edildiğine göre; 21.01.2014'te icra mahkemesine yapılan imza itirazının da İİK'nun 168/4. maddesi gereğince süreden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun çeke dayalı olarak yapılan takipte, ödeme emrinde "asıl alacak miktarında maddi hata yapıldığı"na ilişkin şikayetinin -İİK. mad. 167/2 ve 168/1-1 uyarınca- İİK. mad 58'e aykırılık nedeniyle yasal 7 günlük süreye tabi olduğu-
Faiz oranı konusunda alacaklı ile borçlu arasında yapılmış olan “bono dışındaki sözleşmelerde” öngörülen ve “bono nedeniyle” alınacak faizi belirleyen “akdi faiz” ile ilgili anlaşmanın tarafları bağlayacağı, 3095 sayılı Kanun’un 2. maddesine göre de “sözleşme ile yasal faizin aksinin kararlaştırılabileceği”, sözleşmede öngörülen faiz oranının uygulanabilmesi için ise, takip dayanağı bonoya açıkça atıf yapılmış olması diğer bir deyişle “bono bedeli hakkında sözleşmede kararlaştırılan faizin uygulanacağı”nın, bononun vade ve tanzim tarihleri ile miktarının belirtilmek suretiyle açıklanmış olmasının gerekeceği-
Borçlunun mahkemece incelenen imzaya itirazının yanında borca ve faize itirazlarının da bulunmasına rağmen, mahkemece anılan talepler incelenip bu konuda 6100 sayılı HMK'nun 297.maddesinde belirtilen ilkelere göre olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilemeyeceği-
İmzaya itiraza İlişkin mahkemece yaptırılan inceleme sonucunda bilirkişi raporları arasında çelişki olması durumunda, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için yeniden ve ehil bilirkişilerden oluşacak bir kuruldan mütalaa alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte 10 günlük ödeme süresi geçmeden haciz yapılamayacağı- Yetkisizlik kararının, yetkisiz icra dairesince borçluya tebliğ edilen ödeme emrinin iptali ve buna bağlı olarak da yetkisiz icra dairesince konulan hacizlerin hükümsüz kaldığı sonucunu doğuracağı-
Takibe konu çek hakkında, bir başka icra takip dosyasında takibe devam edilirken, keşideci şirket adına imza attığı iddia olunan M.O.’ın keşideci şirketi temsile yetkili olmadığından bahisle keşideci sıfatıyla borçlu olduğundan dolayı, diğer takip dosyasından alınan, çek sureti sunularak M.O.’a örnek 10 ödeme emri tebliğ edilmesi talebi İİK.nun 168 maddesine uygun olup, icra müdürlüğünce M.O. aleyhine örnek 10 ödeme emri tanzim edilmesi gerektiğinden bahisle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
İmzaya itirazın ödeme emrinin tebliğ edilmesinden itibaren beş gün içerisinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine sunulması gerekeceği- Unvan ve nevini değiştirmiş olan şirketin bu haliyle takibe itiraz etmesinde usul ve Yasaya uymayan bir yön bulunmadığı-
Ödeme emrine, alacaklının veya vekilinin banka hesap numarası hariç olmak üzere, takip talebine yazılması lazım gelen kayıtların yazılacağı belirtilmiş olup aksi durumda, şikayet üzerine, icra mahkemesince, ödeme emrinin iptali gerekeceği-