İcra mahkemesince -borçlunun, «tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin şikayeti bulunmadıkça»- doğrudan doğruya tebligatın usulsüzlüğünün dikkate alınamayacağı—
«Keşide yeri» bulunmayan ve bu nedenle «çek» niteliğini taşımayan belgeye dayanarak alacaklının -bu belgeye «havale» niteliğinde olduğundan- BK. 73/I’e (şimdi; TBK. mad. 89/I) göre kendi yerleşim yerinde takipte bulunamayacağı—
Hakkında başlatılmış bir takip olmayan borçluya, alacaklının istemi üzerine harç verilmeden ödeme emri tebliğ edilmesinin isabetsiz olduğu, ve bir takip bulunmadığından "ödeme emrinin iptali" ile yetinilmesi gerekeceği-
Senet doldurulurken matbu olarak gösterilen Türk Lirası kelimesi çizilerek «Amerikan Doları»nın yazılmış olması ve senet metninde, yazı ile olan kısımda da bu hususun teyit edilmiş olması halinde, tarafların iradesini borçlanmanın Amerikan Doları üzerinden yapılmak istendiği şeklinde yorumlanması gerekeceği (ayrıca; senedin tanzim tarihindeki Türk parası alım gücü göz önünde bulundurularak; 8000 TL için bono düzenlenmesinin de hayatın olağan akışına aykırı sayılması gerekeceği)—
Kat malikleri kurulu tarafından bono (çek) düzenlenmesi konusunda yöneticiye yetki verilmiş olması halinde, senet bedelinden kat maliklerinin, aksi halde yöneticinin kişisel olarak sorumlu olacağı—
Yetkisiz yerde yapılan takiple zamanaşımı süresinin kesileceği—
Çek düzenleme konusunda verilen yetkinin «bono» düzenlemeyi de kapsamayacağı-
Senet arkasında sadece lehtarın ad ve soyadının yazılı olup ayrıca şirket adına atılmış bir imzanın bulunmaması halinde, senet bedelinden şirketin sorumlu olmayacağı ve şirket kaşesinin adres niteliğinde olduğunun kabulü gerekeceği—
«Para yatırmaya, yatırılan paraları çekmeye, tahsil etmeye ve kuruluşlar nezdinde partiyi temsil etmeye» dair verilen yetkinin bonoyu kapsamadığı-