Kadının koca lehine kefil olması halinde -tanzim tarihi itibariyle yürürlükte olan 743 sayılı MK’nun 169. maddesi uyarınca- kadın hakkında yapılan takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği—
İhtiyati haciz kararının uygulanması sırasında, borçlunun ihtiyati haciz tutanağında borcu kabul etmiş olmasının, asıl takibe geçtikten sonra, kendisine ödeme emri tebliği üzerine, takip konusu senedi gördükten sonra, «imza inkarı»nda bulunmasına engel teşkil etmeyeceği-
Borçlunun icra mahkemesine yapacağı şikayet ve itiraz üzerine verilen kararlar ve yapılan başvuruların zamanaşımını kesmeyeceği—
Takip alacaklısının (hamilinin) kötüniyetli olduğu (senedi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiği) iddia ve takip hukukuna açısından geçerli bir (yazılı) belge ile kanıtlanmadıkça, keşidecinin lehtara karşı ileri sürebileceği -«ödeme» «takas» «bedelsizlik» gibi- kişisel def’ileri -vadeden önceki «temlik cirosu» ile senede hamil alan- takip alacaklısına ileri süremeyeceği (TTK. 690; şimdi; Yeni TTK. mad. 778 ve 599; şimdi; Yeni TTK. mad. 687) (Hâmilin bonoyu ciro yoluyla alırken, bile bile borçlunun zararına hareket ettiği (kötüniyetli olduğu) kanıtlanmadıkça, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan borçlunun «keşideci veya önceki hamillerden birisi ile, kendisi arasındaki» veya «keşidecinin, lehtarla kendisi arasındaki» ilişkiden doğan def’ileri, hâmile karşı ileri süremeyeceği)—
İcra mahkemesine «yetki itirazı»nda bulunulmasının, zamanaşımını kesmeyeceği-
Senet arkasına atılan ve «aval şerhi» taşımayan imzaların, imza sahiplerini «borçlu» kılmayacağı—
Takip talebinde takip konusu yabancı para alacağının Türk parası karşılığının -«harca esas değer» olarak- gösterilmiş olmasına rağmen, borçluya gönderilen «10 örnek no’lu ödeme emri»nde bu gerekliliğe uyulmamış olmasının -«süresiz şikayet» yoluyla- «ödeme emrinin iptaline» neden olacağı—