Sadece «takip talebi»nde veya hem «takip talebi»nde ve hem de «ödeme (icra) emri»nde, takip konusu yabancı para alacağının Türk parası ile tutarının (karşılığının) '- «harca esas değer» olarak- gösterilmemiş olması halinde, icra mahkemesince doğrudan doğruya (kendiliğinden) veya (süresiz) şikayet yoluyla yapılacak başvuru üzerine «takibin iptaline» karar verilmesi gerekeceği, İİK. 58/II-3 hükmünün devletin hükümranlık hakları ve kamu düzeniyle ilgili bir hüküm olduğu–
Keşidecinin, «lehtarın, ciro imzasının cirantaya ait olmadığını» bildiremeyeceği (yani; keşidecinin, lehtarın ciro imzasına itiraz hakkı bulunmadığı)—
Âdi ortaklıklarda, ortağın kişisel alacaklılarının borçlu ortağın şirketteki «kâr payını» ve «tasfiye payını» İİK. 89’a göre haciz ettirebilecekleri–
Vekille takip edilen işlerde -Av. K. 41, HUMK. 62 (şimdi; HMK. 73) ve Teb. K. 11 uyarınca- vekil yerine müvekkili borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine, vekili tarafından 7 gün içinde «ödeme emrinin iptali»nin istenmesi gerekeceği, icra mahkemesince doğrudan doğruya «ödeme emrinin iptaline» karar verilemeyeceği–
Çekin, üzerinde «keşide tarihi» olarak yazılı olan tarihten önce ibraz edilmesi halinde de, zamanaşımı süresinin hesaplanmasında değişiklik olmayacağı (yani; yine, üzerindeki keşide tarihine göre ibraz süresinin sona ermesinden itibaren altı ay geçmekle, zamanaşımına uğrayacağı) (Çeklerde zamanaşımı süresinin, fiili ibraz tarihinden değil çekte yazılı keşide tarihinden itibaren hesaplanması gerekeceği)—
Takip dayanağı belgenin çek sayılmaması -örneğin; çekin «süresinde bankaya ibraz edilmemiş olması», «keşide yeri»ni, «keşide tarihi»ni içermemesi halinde Ticaret Kanunundaki, çeklere ait zamanaşımı hükümlerinin uygula-namayıp, BK’daki on yıllık genel zamanaşımı süresinin (BK. 125; şimdi; TBK. mad. 146) uygulanacağı—
Hamilin (takip alacaklısının) karşılığı bulunmayan çeke dayalı olarak cirantalar, keşideci ve diğer çek borçluları hakkında yapacağı takibin, çekin, ibraz süresinin sona ermesinden itibaren altı ay (şimdi; üç yıl)geçmekle zamanaşımına uğrayacağı 6273 sayılı kanunun 7. maddesi ile değişik [TTK. 726/1; şimdi; Yeni TTK. mad. 814/(1)] —
İcra mahkemesine yapılan itiraz sonucunda takibin iptal edilmesinin zamanaşımını kesen «dava» niteliğinde kabul edilemeyeceği—