«Ticari temsilci (mümessil)»in, bir «ticarethane veya fabrika ve ticari şekilde işletilen diğer müessese sahibi tarafından, işlerini idare ve müessesenin imzasını kullanarak vekaleten imza koymak üzere, sarih veya zımni, kendisine izin verilen kimse» olduğu (BK. 449; şimdi; TBK. mad. 547); «ticari temsilci»nin, «iyiniyet sahibi üçüncü kişilere karşı müessese sahibi hesabına kambiyo taahhüdünde bulunmak ve onun adına müessesenin amacına dahil olan bütün tasarrufları yapmak yetkisine sahip» olduğu (BK. 450/I), «ticari vekil»in, kambiyo taahhüdünde bulunabilmek için özel yetkiye sahip olması gerektiği halde (BK. 388; şimdi; TBK. mad. 504), «ticari temsilci»nin ise, böyle bir özel yetkiye sahip olmadan kambiyo taahhüdünde bulunabileceği—
«...Bankası Şubesindeki hesaptan para çekme, para yatırma, çek karnesi alma...» konusunda verilen vekaletnamenin, «çek keşide etme» yetkisini kapsamadığı-
Hamilin (takip alacaklısının) karşılığı bulunmayan çeke dayalı olarak cirantalar, keşideci ve diğer çek borçluları hakkında yapacağı takibin, çekin, ibraz süresinin sona ermesinden itibaren altı ay (şimdi; üç yıl)geçmekle zamanaşımına uğrayacağı 6273 sayılı kanunun 7. maddesi ile değişik [TTK. 726/1; şimdi; Yeni TTK. mad. 814/(1)] —
Kambiyo senetlerine bağlı alacaklar hakkında BK. 73/I hükmünün (şimdi; TBK. mad. 89/I) uygulanamayacağı (poliçe, bono ve çek hakkında, alacaklının ikametgahının bulunduğu yerde takip yapılamayacağı)—
Aval veren kimsenin (avalistin), lehine aval verdiği kimse gibi senet bedelinden sorumlu olduğu- Senet bedelinden sorumlu olmayan kişi lehine ve-rilen avalin sonuç doğurmayacağı—
İhtiyati haciz kararına dayalı takip konusu senet için, ihtiyati haciz kararı daha sonra kaldırılmış olmadıkça, kararı veren mahkemenin bulunduğu yerdeki icra dairesinde de yapılabileceği-
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, "takibin kesinleşmesinden önceki" devrede "zamanaşımının gerçekleştiği"ne ilişkin itirazın, ödeme emri tebliğinden itibaren "5 günlük" yasal süre içerisinde icra mahkemesine yapılması gerekeceği (İİK. mad. 168/5), "takibin kesinleşmesinden sonraki" devrede, "borcun zamanaşımına uğradığı"na ilişkin şikayetin ise "süreye tabi olmaksızın" ileri sürülebileceği (İİK. mad. 71/son, 33/a)-
«Şirketin borçtan sorumlu olabilmesi için iki imza ile temsil edilmesi gerektiği, oysa senette tek imza bulunduğu»nun ileri sürülmesi halinde «borca itiraz»da bulunulmuş olacağı—
Yetkisiz yerde yapılan «takip» ile, gönderilen «ödeme emri» ile veya yetkili yerde usulsüz de olsa yapılan «haciz işlemi» ile - bunlar «takip işlemi» sayıldığından- zamanaşımının kesileceği—