Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, "takibin kesinleşmesinden önceki" devrede "zamanaşımının gerçekleştiği"ne ilişkin itirazın, ödeme emri tebliğinden itibaren "5 günlük" yasal süre içerisinde icra mahkemesine yapılması gerekeceği (İİK. mad. 168/5), "takibin kesinleşmesinden sonraki" devrede, "borcun zamanaşımına uğradığı"na ilişkin şikayetin ise "süreye tabi olmaksızın" ileri sürülebileceği (İİK. mad. 71/son, 33/a)-
«Takip dayanağı çekin (bononun) şirket yetkilileri tarafından düzenlenmediği, çeki (bonoyu) imzalayan kişinin şirket yetkilisi olmadığı» yönündeki itirazın «borca itiraz» niteliğinde olduğu—
% 5 çek tazminatından sadece muhatap banka nezdinde karşılığı bulunmayan keşidecinin sorumlu olduğu, cirantanın bu konuda herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı-
Takip dayanağı senedin «kambiyo senedi niteliğini taşımaması» nedeniyle yapılacak şikayetin, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde -takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı olduğu- icra mahkemesine bildirilmesi gerekeceği—
Senedin alacak miktarını gösteren kısımda değişiklik (tahrifat) yapılmış olması halinde senedin değişiklik yapılmadan önceki miktarına göre geçerliliğini koruyacağı (yani alacaklının tahrifatsız olan kısım için takipte bulunabileceği)—
Borçlu tarafından açılan menfi tespit davasının -davalı alacaklı tarafından, alacağın varlığının def’i yoluyla ileri sürülmesi koşulu ile- dava konusu kambiyo senedinin bağlı olduğu zamanaşımı süresini keseceği-
Bononun, bonoda belirtilen «yetkili yerde» (özel yetki) takip konusu yapılabileceği- (Not: 6100 s. HMK.'nun 17. maddesindeki yeni düzenlemeyle tacirler veya kamu tüzel kişileri dışındaki kimselerin kendi aralarında yetki sözleşmesi yapmalarının kabul edilmemiş olduğu)-
Takip tarihinde ihtiyati haciz kararı varlığını koruduğundan, ihtiyati haciz kararını vermiş olan mahkemenin yargı çevresinde bulunan icra dairesinde icra takibinde buunulabileceği, daha sonra ihtiyati haciz kararının kaldırılmış olmasının icra dairesinin yetkisi üzerine herhangi bir etkide bulunamayacağı (Esas takibe geçildikten sonra, ihtiyati haciz kararının kaldırılmış olmasının, icra dairesinin oluşan yetkisini (İİK. 50; HUMY. 12) kaldırmayacağı)–
«Ticari temsilci (mümessil)»in, bir «ticarethane veya fabrika ve ticari şekilde işletilen diğer müessese sahibi tarafından, işlerini idare ve müessesenin imzasını kullanarak vekaleten imza koymak üzere, sarih veya zımni, kendisine izin verilen kimse» olduğu (BK. 449; şimdi; TBK. mad. 547); «ticari temsilci»nin, «iyiniyet sahibi üçüncü kişilere karşı müessese sahibi hesabına kambiyo taahhüdünde bulunmak ve onun adına müessesenin amacına dahil olan bütün tasarrufları yapmak yetkisine sahip» olduğu (BK. 450/I), «ticari vekil»in, kambiyo taahhüdünde bulunabilmek için özel yetkiye sahip olması gerektiği halde (BK. 388; şimdi; TBK. mad. 504), «ticari temsilci»nin ise, böyle bir özel yetkiye sahip olmadan kambiyo taahhüdünde bulunabileceği—